Yeni yılın yaklaşmasıyla birlikte, 2026 yılı için belirlenmesi planlanan asgari ücret üzerine çeşitli tahminler ve beklentiler gündeme gelmeye başladı. Ancak, işçi kesiminin talepleri, beklenen rakamların oldukça gerisinde kalıyor ve özellikle Aralık 2024’teki önerinin bile altında seyrediyor. Bu durum, ücret politikalarının ne kadar hassas ve karmaşık olduğunu bir kez daha gösteriyor.
Asgari ücret sadece çalışanların kazancını belirlemekle kalmıyor; aynı zamanda birçok başka kalemi de etkiliyor. Örneğin, işsizlik maaşı, kısa çalışma ödeneği, yurtdışı hizmetleri, kıdem tazminatı, GSS primleri ve çeşitli sosyal haklar bu ücret üzerinden belirleniyor. Ayrıca, muhtar maaşları, öğrenci staj ücretleri ve raporlu çalışanların maaşları gibi pek çok kalem de yeni ücret seviyesine göre yeniden düzenleniyor. Sosyal yardımlar bakımından ise, haneye giren toplam gelirin brüt asgari ücretin üçte birinden az olup olmadığı esas alınıyor. Günümüzde, asgari ücretin nüfusun yaklaşık %45’ini ilgilendirdiği de dikkat çekiyor.
Asgari Ücret Belirleme Süreci ve Taraflar
Gelecek hafta yapılması beklenen Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısında, 2026 yılı için yeni ücretin belirlenmesi amaçlanıyor. Ancak, işçi tarafını temsil eden Türk-İş, komisyondaki yapı değişiklikleri olmadan katılmayacaklarını açıkladı. Bu gelişmeler, toplantıların nasıl sonuçlanacağı konusunda belirsizlik oluşturuyor. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, yönetmeliğin değiştirilmemesi halinde katılımın söz konusu olmayacağını vurguladı ve asgari ücretin, diğer etkilenen kalemlerle birlikte ele alınması gerektiğine dikkat çekti. Atalay, “Bunlar aynı torbada toplanıyor ve bu durum bizi zorluyor” diyerek, beklentilerin yeniden şekillenmesini istedi.
Tahminler ve Ekonomik Beklentiler
Yabancı bankaların beklentileri de farklılık gösteriyor. JP Morgan ve HSBC gibi kurumlar, 2026 için asgari ücret artışını yaklaşık %20 civarında öngörüyor. Bu oran, mevcut net ücret olan 22 bin 104 lirayı temel alarak, yeni ücretin yaklaşık 26 bin 525 liraya çıkması anlamına geliyor. Ancak, bu rakamlar, çalışanların geçen yılki Aralık 2024 talebinin bile çok altında kalıyor. Türk-İş, o dönemde yeni asgari ücretin net 29 bin 583 liraya ulaşmasını talep etmişti. Bu durumda, işçilerin beklentileriyle mevcut tahminler arasındaki fark büyük görünmektedir.
Gelecek Yıl İçin Beklentiler ve Durum
İşçi örgütlerinin yaptığı araştırmalara göre, karşılaştırıldığında, açlık sınırı şu an yaklaşık 28 bin 412 lira seviyesinde bulunuyor. Buna göre, beklentiler ve tahminler ekim ayı itibariyle bile bu sınırın altında. Örneğin, bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyetinin 36 bin 984 liraya yükseldiği dikkate alındığında, yeni ücretin bu seviyelerde olması gerektiği düşünülüyor.
Maliye Politikalarının ve Yatırımcı Tavrının Rolü
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın enflasyon ve mali disiplin politikaları doğrultusunda, çalışanların beklentilerini karşılayan artışlar konusunda temkinli davranması bekleniyor. Özellikle, seçimlerin olmaması ve ekonomik istikrarın korunması amacıyla, artış oranlarında düşük kalınacağı öngörülüyor. Bu nedenle, önümüzdeki dönemlerde ücret artışlarının, hem ekonomik sürdürülebilirlik hem de politik dengeler gözetilerek şekilleneceği düşünülüyor.
