ABD’de 2026 mali yılı başlamasına sayılı saatler kala, Kongre’de bütçe uzlaşmasının sağlanamaması yüzünden federal hükümetin kapanma riski yeniden gündemde. Bu gece yarısı itibarıyla 2025 mali yılı sona ererken, Cumhuriyetçi ve Demokrat liderler henüz mali açıdan ortak bir noktada buluşamadı. Dün, ABD Başkanı Donald Trump ile gerçekleştirilen görüşme, tarafların uzlaşma noktasında mesafe koyduğunu gösteriyor.
Kapanma riski giderek yükseliyor. Demokrat ve Cumhuriyetçi liderler arasındaki görüş ayrılıkları sürerken, Başkan Yardımcısı JD Vance, konuda yaptığı değerlendirmede, “Bence bir kapanmaya doğru gidiyoruz çünkü Demokratlar gereken adımları atmıyorlar. İnşallah fikri değişirler, göreceğiz.” dedi. Senato Azınlık Lideri Chuck Schumer ise, “Kapanmanın olup olmayacağı tamamen Cumhuriyetçiler’in kararıdır.” diyerek durumu özetledi. Kongre’de, 19 Eylül’de kabul edilen ve 21 Kasım’a kadar finansmanı sağlayan bütçe tasarısı, şu anda Senato’da onay bekliyor.
60 oy şartı ile ilgili detaylar ise, Cumhuriyetçiler ile Demokratlar arasındaki güçlü pazarlık alanını ortaya koyuyor. Demokratlar, sağlık sigortası ve Medicaid desteklerinin uzatılmasını talep ederken, Cumhuriyetçiler bu tür düzenlemeleri geri çevirmekte kararlı. Her iki tarafın da tercihleri doğrultusunda, Senato’da bu bütçe tasarısının kabul edilmesi için 60 oya ihtiyaç duyuluyor. Bu durum, uzlaşma sağlanamadığı takdirde ABD’de ilk kez uzun soluklu bir hükümet kapanmasının yaşanabileceği anlamına geliyor.
Hükümet Kapanması ve Etkileri
Resmi olarak, 1 Ekim’den itibaren yeni mali yılın bütçesi onaylanmadığı takdirde, hükümet geçici finansman paketleriyle faaliyetlerini sürdürecektir. Ancak bu geçici bütçeler de hayata geçirilmezse, birçok federal kurum ve hizmet durdurulmak zorunda kalır. Bu çağda, devlet kurumları finansman olmadığı için çalışamaz hale gelir ve bu durum, günlük yaşamı çeşitli şekillerde etkileyebilir. Buna karşın, temel hizmetler, özellikle güvenlik ve sağlık alanında çalışanlar, görevlerine devam ederken; diğer birçok kamu hizmeti askıya alınabilir.
Kapanma sürecinde, kamu çalışanlarının zorunlu izinlere gönderilmesi söz konusu olurken, hava trafik kontrolü ve güvenlik güçleri gibi temel hizmetler aksamadan devam ettirilir. Acil durum planları devreye alınarak, çalışanların ücretleri, kapanma süresince ödenmeyebilir. Ayrıca, görüntü verilere göre, sınır güvenliği, sağlık hizmetleri ve adli sistem gibi alanlar özellikle etkilenmekte. Örneğin, havaalanlarında gecikmeler, kamu hastanelerinde hizmet aksamaları yaşanabilir. Ekonomik açıdan bakıldığında, büyük bir veri seti ve raporların yayımlanması durdurulur, bu da piyasalarda belirsizliği artırır.
Geçmişteki Kapanmalar ve Maliyetleri
Federal bütçe krizleri, 1981 yılından itibaren birkaç kez yaşanmış olsa da, en uzun süreli ve ciddi kapanma, 2018-2019 yıllarında kayda geçti. Bu süreç 35 gün devam ederek, ülke ekonomisine yaklaşık 11 milyar dolarlık maliyet oluşturan en büyük kapanma olarak öne çıktı. Bir başka kritik dönem ise yaklaşık 26 gün süren 1995-1996 kapanmalarıdır. Politika ve finansal piyasalar açısından, kapanmaların ekonomik etkileri, sadece doğrudan maliyetlerle sınırlı kalmayıp, yatırımlar ve istihdam kararlarını da olumsuz etkiliyor.
Maliyet artışları ve ekonomik yavaşlama tahminleri, kapanmaların tasarruf değil, genellikle maliyet yarattığını gösteriyor. Gecikmiş ödemeler, çalışan maaşlarını ödemedeki aksaklıklar ve diğer operasyonel maliyetler, toplam tasarrufları gölgede bırakıyor. ABD Kongre Bütçe Ofisi (CBO), 2018-2019 kapanmasının GSYH’ye 11 milyar dolarlık zarar verdiğini belirtiyor. Uzun süreli kapanmaların ekonomi üzerindeki olumsuz etkisi ise, özel sektör yatırımlarını ve işe alım kararlarını olumsuz yönde etkileyerek toplam ekonomik faaliyeti yavaşlatıyor.
Hükümet Kapanması ve Borç Temerrüdü
Kapanma ile temerrüt durumu sıklıkla karıştırılır; çünkü kapanma, hükümetin hizmetlerinin durmasıdır, temerrüt ise ödemelerin yapılamaması anlamına gelir. Eğer, hükümet devre dışı kalacak ve ödemeleri zamanında yapamazsa, bu durum kredi notunu düşürüp, piyasada ciddi istikrarsızlıklar yaratabilir. Hükümetlerin borç tierini aşması ve ödemeleri durdurması, finansal krizleri beraberinde getirirken, ekonomik ve mali güven üzerinde derin etkiler bırakmaya devam eder.