Almanya ve Rusya Arasındaki Gerilim Artarken Dışişleri Bakanlığı Açıklamaları

Almanya Dışişleri Bakanlığı, Ağustos 2024’te gerçekleştirilen siber saldırı ve seçimlere müdahale amaçlı dezenformasyon faaliyetleri nedeniyle Rusya’nın Berlin Büyükelçisi Sergey Nechayev’i bakanlığa çağırdı. Bu adım, ülkede yaşanan güvenlik krizinin ve bölgesel gerilimin bir parçası olarak dikkate alınıyor.

Giese, yaptığı açıklamada, siber saldırının ve dezenformasyon kampanyasının arkasında Rusya’nın olduğunu kesin bir dille belirterek, bu faaliyetlerin Almanya’nın ulusal güvenliğine tehdit oluşturduğunu vurguladı. Ayrıca, Rus büyükelçinin sabah saatlerinde bakanlığa gelip, Almanya’nın bu tür saldırılara karşı kararlı tutumunu ilettiği bildirildi. Giese, Rusya’nın Almanya’daki seçimlere müdahalede bulunduğu ve Ağustos 2024’teki hava trafik kontrol sistemlerine düzenlenen siber saldırının kanıtlarını ortaya koyduklarını söyledi.

Almanya’nın Rusya’ya karşı aldığı önlemler ise ABD ve Avrupa ortaklarıyla koordineli olarak, Rusya’nın hibrit eylemlerine karşı net adımlar atmayı sürdürüyor. Giese, “Rusya, güvenliğimiz için ciddi bir tehdit teşkil ediyor ve faaliyetleri, hem toplumumuzu bölmeye hem de kurumlarımıza olan güveni sarsmaya yönelik” ifadelerini kullandı.

Siyasi ve Güvenlik Kaynaklı Bilgiler

Alman güvenlik ve istihbarat kaynaklarına göre, Ağustos 2024’teki siber saldırı, siber suç dünyasında “Fancy Bear” olarak bilinen APT28 hacker grubu ve Rusya’nın askeri dış istihbarat örgütü GRU’nun sorumluluğunda gerçekleştirildi. Ayrıca, ülke genelinde devam eden dezenformasyon kampanyalarının da Rusya tarafından koordine edildiği tespit edildi.

İstihbarat raporlarına göre, Rusya, seçmenlerin kararlarını etkilemek amacıyla sahte araştırma raporları, sahte haber siteleri ve yapay zeka destekli deepfake videolar kullanarak, toplumda güvensizlik ve bölünme yaratmayı hedefliyor. Bu faaliyetler, özellikle 2024 ve 2025 yıllarındaki genel seçimleri şekillendirmeyi amaçlıyor.

Ek olarak, özellikle siyasette etkin rol oynamak ve kamuoyunu manipüle etmek üzere sahte tanık ifadeleri ve manipüle edilmiş medya içerikleri kullanılıyor. Bu tarz dezenformasyon saldırıları, Almanya’nın demokratik süreçlerine ciddi yönlerden zarar verme potansiyeline sahip.