ABD’de Vatandaşlık Hakkını Güvenceye Alan Yasal Temeller
ABD’de 1868 yılında kabul edilen anayasal düzenleme, doğum yoluyla vatandaşlık hakkını hukuki olarak güvence altına almıştır. Bu hak, pek çok göçmen ve doğrudan vatandaşlık isteyen bireyler için temel bir hak olarak kabul edilmektedir.
Ancak, Başkan Trump döneminde gerçekleşen önemli gelişmeler, bu hakkın sınırlarının yeniden şekillenmesine neden oldu. Trump, çeşitli göçmenlik politikaları kapsamında, ülke sınırları içinde doğan çocukların vatandaşlık haklarını sınırlandırmayı amaçlayan bir başkanlık emri imzalamıştı.
Trump Yönetiminin Göçmenlik Politikası ve Hukuki Süreçler
2017 yılı ocak ayında, Trump göreve başladıktan sonra, doğum yoluyla vatandaşlık hakkını sınırlandıran düzenlemeyi içeren başkanlık kararnamesini yürürlüğe koydu. Bu kararname ile, ülkede yasa dışı ya da geçici statüde bulunan annelerin doğan çocuklarının vatandaşlık hakkı, babanın vatandaş ya da yeşil kart sahibi olup olmamasına göre belirlenecekti.
Ancak, bu kararname kısa süre içinde birçok hukuk mücadelesine konu oldu. 21 Ocak’ta 22 eyaletin başsavcısı, bu karara karşı dava açtı ve çeşitli federal mahkemeler, söz konusu kararın “anayasaya aykırı” olduğunu belirterek yürütmesini durdurdu.
Yüksek Mahkemeden Önemli Bir Karar
Son olarak, Boston’daki Federal Temyiz Mahkemesi, Başkan Trump’ın doğum yoluyla vatandaşlık hakkını sınırlamayı amaçlayan emrinin hukuki geçerliliği hakkında önemli bir karar verdi. Mahkeme, Trump yönetiminin, ülkede yasa dışı veya geçici statüde bulunan kişilerden doğan çocukların vatandaşlık hakkını elimden alamayacağını hüküm altına aldı.
Bu karar, ABD’de vatandaşlık hakkının korunmasında yeni bir dönemin başlangıcı olarak görülmektedir.