Emine Erdoğan, katıldığı TRT Uluslararası Çocuk Medyası Zirvesi’nde ekran süresinin günlük süresinin 6 saati aştığını ve bu durumun çocukların gelişimi açısından ciddi bir endişe kaynağı olduğunu dile getirdi. Çocuklar ve aileler arasındaki dijital bağı ve bunun olası olumsuz etkilerini ortaya koyarken, güçlü aile bağlarının korunmasının ve dijital dönüşümün bilinçli yönetilmesinin önemini vurguladı.
Başarılı bir toplum yapısının temelinde sağlam ailelerin yattığını belirten Erdoğan, ‘‘Dijital dünyanın olumsuz etkilerine karşı koyabilecek en güçlü silah, ailelerimizin gücü ve birlikteliğidir. Geleceğimizi emanet edeceğimiz nesillerin sağlıklı ve değerlerle yoğrulmuş bireyler olarak yetişmesini istiyorsak, anne-baba olarak üzerimize düşenleri yerine getirmeliyiz.’’ dedi.
Çocuklara Karşı Dijital Riskler ve Mahremiyet
Erdoğan, çocukların her anını sosyal medyada paylaşıp, dijital ayak izleri bıraktıklarına dikkat çekerek, özellikle ‘unutulma hakkı’nı kaybetme tehlikesine işaret etti. Çocukların dijital ortamda maruz kalabilecekleri tehlikelere karşı alınacak önlemler ve ailelerin bilinçlendirilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Günümüzde mahremiyet kavramının azaldığını ve dijital platformlarda yaşanan gizlilik ihlallerinin ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtti.
Ekran Sağlığı, Kullanım Süresi ve Toplumsal Etkiler
Erdoğan, günlük ekran kullanım süresinin Türkiye’de 6 saati aştığını ve insanların telefonlarını ortalama 100 kez kontrol ettiğini açıkladı. Yetişkinlerin ekranlara bağlılığı çocuklar üzerinde doğrudan etkili oluyor ve bu durumun önüne geçmek için ailelerin rolü büyük.
Geleneklerin sürdürülmesi, kültürel değerlerin korunması ve yüz yüze iletişimin teşvik edilmesiyle aile direncini artırmanın önemine değindi. Dijital platformların, çocuklar için değerler ve güven ortamı oluşturmaktan çok uzak olduğunu, bunun yerine sevgi, dayanışma ve iletişim ortamlarının aile içinde güçlendirilmesi gerektiğine işaret etti.
Çocuk Haklarının Dijital Dünyada Güvenliği
Hükümet ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın çalışmalarına değinen Erdoğan, dijital ortamda çocukların haklarını korumaya yönelik hazırlanan sözleşmeye imza attıklarını ve imza çağrısında bulundu. Ayrıca, 15 yaş altı çocuklar için yeni düzenlemelerin de yakın zamanda hayata geçirileceğini bildirdi. Hak temelli politikaların ve düzenlemelerin çocukların yüksek menfaati gözetilerek hazırlanması gerektiğine vurgu yaptı.
Gelecek İçin Dijital Stratejiler ve İyileştirmeler
Erdoğan, ülkemizdeki internet kullanım oranlarının yüksekliğine rağmen, dijital oyunların ve sosyal medyanın riskleriyle ilgili endişelerini paylaştı. Dijital ortamların, toplumda şiddet ve değerlerimize aykırı içerik artışını da beraber getirdiğini belirtti. Ancak, teknolojinin ve dijital araçların, doğru ve bilinçli kullanıldığında, toplumsal gelişmenin ve iyileşmenin anahtarı olabileceğine dikkat çekti.
Son olarak, teknolojinin çevre sorunlarını çözmek ve gıda israfını aşmak gibi alanlarda da kullanılabileceğinin altını çizdi. Şu çağrıyı yaptı: Yeter ki niyetimiz pozitif ve sorumluluk bilinciyle hareket edelim. Tüm paydaşlar, bilinçli ve etkili kullanımlar için ortak hareket etmelidir.
TRT Çocuk Medya Çalışmaları ve Çocukların Katılımı
Emine Erdoğan, zirvede gerçekleştirilen çeşitli etkinlikleri yerinde inceledi. TRT’nin çocuklara yönelik medya çalışmalarını kronolojik olarak sunan özel sergiyi gezdi ve çocukların çizdiği eserleri değerlendirdi. Ayrıca, Dijital Haklar Sözleşmesi’ni imzalayarak çocukların dijital haklarını ve güvenliğini teminat altına almayı amaçlayan bu girişimi destekledi.
Çocukların sinema ve sanata katılımını teşvik etmek adına hazırlanan projeleri de ziyaret etti. TRT Sinema Tırı ile ulaşım güçlüğü çeken bölgelere ulaşmayı ve çocukların kültür-sanat faaliyetlerine erişimini artırmayı hedefleyen çalışmalar takdirle karşılandı.
Uzmanlar ve Panel Çalışmaları
Program kapsamında, alanında uzman isimler tarafından düzenlenen panellerde, çocuk medyasında etik, değerler ve toplum sorumluluğu gibi konular etraflıca ele alındı. ‘Çocuk Medyasında Meydan Okumalar ve Fırsatlar’, ‘Kimlik ve Değer İnşası’ ve ‘Gelecek Nesiller İçin Politikalar’ başlıklı oturumlar, katılımcılara önemli bilgiler ve stratejiler sundu.
