Nöbetçi Eczaneler
İstanbul’da ikamet eden C.Ş isimli vatandaş, bir bankaya karşı başlattığı takip sonucunda, toplam 48 bin 854 TL alacağıyla ilgili mahkeme sürecine girdi. Takip ve itiraz aşamalarını takip eden mahkeme, taraflar arasındaki anlaşmazlığı çözmek amacıyla ciddi kararlar verdi. Bu süreçte, vatandaş, inşaat sektöründeki bir taahhüt nedeniyle konut finansmanı için kullandığı kredinin tahsil edilmesinde sorunlar yaşadı ve mahkemeye taşımaya karar verdi.
İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi, 2020 yılında yaptığı karar ile takipteki toplam alacak tutarını ve faiz oranını belirledi. Mahkeme, asıl alacağa %9’luk yıllık temerrüt faiz oranı uygulanmasını ve takip sonrasında alacağın ödenmesini kararlaştırdı. Nihayetinde, toplam 119 bin 114,76 TL tahsil edilerek borç kapandı ve başvurucuya ödenen net tutar 115 bin 866,48 TL oldu.
ALACAK DEĞER KAYBINA UĞRADI
Vatandaş, bunun yanı sıra bankaya karşı İstanbul 10. Tüketici Mahkemesi’nde yeni bir dava açtı. Amaç, alacağın faiz oranını aşan oranda değer kaybettiğini kanıtlamaktı. Ancak mahkeme, bu talebi reddetti ve karar dosyası Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Vatandaş, on yıl boyunca döviz ve altın fiyatlarındaki artışları, borcun ödemesinin gecikmesi nedeniyle oluşan faiz zararını örnek gösterdi.
Yüksek mahkeme, yasa koyucunun enflasyon etkisiyle uğranılan değer kaybını gidermeye yönelik yasal düzenlemeler yaptığını belirtti. Ayrıca, yıllık %9 olarak uygulanan yasal faiz oranı ve TÜİK tarafından açıklanan enflasyon oranları karşılaştırıldı. Mahkeme, faiz oranlarının enflasyonla uyumsuz olduğunu ve alacakların gerçek değer kaybını karşılamada yetersiz olduğunu vurguladı.
DEĞER KAYBININ ÖNÜNE GEÇİLMİYOR
Kararda, yasal faiz oranlarının enflasyonun çok altında kaldığı ve bu nedenle alacakların gerçek değerlerinin aşındığı belirtildi. Yasal düzenlemelerin, enflasyon karşısında alacağın kaybını önlemekte yeterli olmadığının altı çizildi. Yüksek mahkeme, “Başvurucunun alacağının enflasyon nedeniyle uğradığı değeri tazmin edebilecek etkili bir hukuki yol mevcut değildir” diyerek, bu soruna dikkat çekti.
TBMM’YE BİLDİRİLECEK
Anayasa Mahkemesi, bu sorunun yapısal bir sorun olduğunu vurgulayarak, “pilot karar usulünün uygulanmasına” karar verdi ve çözüm için durumu TBMM’ye iletmenin önemli olduğunu belirtti. Bu karar, özellikle işçi alacakları ve uzun süredir devam eden faiz ve enflasyon gibi sorunlar için de geçerli olup, sistemdeki eksikliklerin giderilmesine ışık tutmaktadır.