Nöbetçi Eczaneler
İsrail ordusunun Gazze’de bir El Cezire muhabirini maksat alarak öldürmesi, dünyanın her yerinde büyük reaksiyon çekti. AP’nin haberine nazaran kimi uzmanlar, bu şartlarda bölgeden hala haber çıkabilmesine şaşırdıklarını belirtiyor.
El Cezire idaresi, Gazze’de yaşananları aktarmaktan vazgeçmeyeceklerini söyledi ve haber kuruluşlarına daha fazla gazeteci istihdam etme davetinde bulundu.
Gazze’de akınların Ekim 2023’te başlamasından bu yana,184 Filistinli gazeteci ve medya çalışanı öldürüldü.
Gazetecileri Muhafaza Komitesi’ne (CPJ) nazaran, Rusya-Ukrayna savaşında şu ana dek öldürülen gazeteci ve medya çalışanı sayısı 18.
ULUSLARARASI GAZETECİLER YASAK
İsrail, nadiren düzenlediği rehberli çeşitler dışında, milletlerarası medyanın 22 aydır süren atakları yerinde takip etmesine müsaade vermiyor.
Haber kuruluşları, büyük ölçüde Gazze’de yaşayan Filistinlilerin takviyesiyle dünyaya ne olup bittiğini aktarabiliyor. İsrail, Filistinli gazeteciler dışında diğerlerinin bölgeye girişine müsaade vermiyor.
“GAZETECİLİK AÇISINDAN EN ZORU GAZZE”
“Noosphere” isimli bağımsız gazetecilik platformunun kurucusu ve tecrübeli savaş muhabiri Jane Ferguson, “Bu şartlarda haberler geldiğinde nitekim hayranlık duyuyorsunuz” dedi. Güney Sudan, Suriye ve Afganistan’da çalışmış biri olarak, gazetecilik açısından bu kadar sıkıntı bir çatışma hatırlamadığını söyledi.
Muhabir Anas el-Şerif, gaye alındığını biliyordu ve vefatından sonra iletilmek üzere bir bildiri bırakmıştı. Hepsi gazeteci olmak üzere toplam yedi kişi, pazar günü Gazze Şehri’ndeki en büyük hastane kompleksinin dışında düzenlenen bir hava akınında öldürüldü.
İsrail, hücumun sorumluluğunu süratle üstlenerek, ispat sunmadan El-Şerif’in bir Hamas üyesi olduğunu tez etti. Hem El Cezire hem de El-Şerif bu iddiayı reddetti.
GAZZE’DE GAZETECİLERİN KAYBI BÜYÜK
AFP, Associated Press, BBC News ve Reuters, tertipli olarak Gazze’den haber geçen kuruluşlar ortasında.
AP’nin 7 Ağustos tarihli bir haberinde, Gazze’deki açlık durumu çarpıcı halde şöyle aktarılmıştı: “Sulu domates sosunda pişmiş tek bir kase patlıcan, Sally Muzhed’in altı kişilik ailesini tüm gün yönetim etmek zorunda. Buna ‘musakka’ diyor, lakin bu, Gazze mutfaklarını bir vakitler mis üzere kokularla dolduran, etli ve sebzeli katmanlı yemeğin soluk bir taklidi.”
Washington Post ve Guardian muhabirleri, yakın vakitte Ürdün’ün yardım misyonuna eşlik ederek, İsrail’in birtakım kısıtlamaları altında Gazze’yi havadan görüntüledi. Guardian’dan Lorenzo Tondo, “Havadan bakıldığında Gazze, güya yüzyıllar boyunca karanlıkta kalmış bir antik medeniyetin kalıntıları üzere görünüyor” diye yazdı.
Ancak hiçbir kuruluş, muhabirlerinin daima kameraların önünde olması sayesinde, El Cezire’nin sağladığı güç ve doğrudanlığa ulaşamıyor. Ayrıyeten en ağır bedeli de onlar ödedi. Gazze’de El Cezire ile irtibatlı 11 gazeteci ve medya çalışanı öldürüldü.
ÖLMEDEN EVVEL İLETİSİ BIRAKTI
Haziran ayında vefatından sonra yayımlanmak üzere kaleme aldığı bir toplumsal medya iletisinde El-Şerif, “Acının tüm detaylarını yaşadım, tekraren acı ve kayıp tattım, lakin gerçeği olduğu üzere, çarpıtmadan ve tahrif etmeden aktarmakta asla tereddüt etmedim. Allah, sessiz kalanlara karşı şahidim olsun” diye yazmıştı.
10 Ağustos’ta, öldürüldüğü gün X’te yaptığı bir paylaşımda, bir hücum sonrası durumu aktarmanın zorluklarından bahsetti. Olay yerine vardığında gücünü ve kendini söz etme yetisini kaybettiğini belirterek, “Etrafımızda beden kesimleri ve kan vardı, cesetler üst üste yığılmıştı. Bana söyleyin, hangi sözler bu müthiş görüntüyü anlatmaya yetebilir? Canlı yayında ‘tarif edilemez bir sahne’ dediğimde, sahiden bu dehşet karşısında çaresizdim” dedi.
EL CEZİRE’DEN HABER KURULUŞLARINA ÇAĞRI
El Cezire İngilizce Haber Yöneticisi Salah Negm, pazartesi günü yaptığı açıklamada, Gazze’ye insan göndermenin çok güç olduğunu söyledi. Fakat bölgede, kıssaların aktarılmasına yardımcı olabilecek eğitimli ve gazetecilik konusunda deneyimli çok sayıda kişi bulunduğunu vurguladı.
Başka haber kuruluşlarını da bu hususta adım atmaya çağıran Negm, “Gazze’deki haberleri, sadece gazetecilerden değil, tabipler, hastaneler, memurlar ve yardım çalışanları üzere çeşitli kaynaklardan alıyoruz. Gazze’de pek çok insan bizimle konuşuyor” sözlerini kullandı.
GAZETECİLERİ BEKLEYEN BÜYÜK TEHLİKE
Gazetecileri Muhafaza Komitesi (CPJ) CEO’su Jodie Ginsberg, Gazze’de yaşananların memleketler arası alanda kınanmadan sürmesinin, gelecekteki çatışmalarda gazeteciler için tehlikeli bir emsal oluşturmasından tasa ettiğini belirtti.
“Özünde kamuya açık biçimde, savaş cürmü sayılabilecek bir şeyi itiraf ediyorlar” diyen Ginsberg, “Bunu yapabiliyorlar zira gazetecilere yönelik evvelki hücumların hiçbirinin bir sonucu olmadı. Ne bu savaşta ne de öncesinde… Hiçbir milletlerarası hükümet İsrail’i nitekim sorumlu tutmadı. Bu nedenle de bu kadar pervasızca hareket edebiliyorlar” diye konuştu.