Nöbetçi Eczaneler
Sahte diploma çetesine ait iddianame, kabahat örgütünün genel yapısının ortaya koyuyor. İddianamede önder olarak tanımlanmasa da, tutuklu sanık Ziya Kadiroğlu, önder üzere değerlendirildi.
Daha öncede emsal cürümleri işleyen ve mahpus cezası alan, sabıkalı olan Kadiroğlu, çete lideri tanımına kolaylıkla uyuyor. Kadiroğlu, KPSS imtihanında sahtecilik yapmış, yüzlerce yıl mahpus cezasıyla yargılanmış, kısa mühlet cezaevinde yattıktan sonra tahliye olmuş birisi.
Kadiroğlu, sabıkalı olmasına karşın, haber olmayı seven, çocuğunun yaralandığı trafik kazasında basına demeç bile veren, kameraları görünce sevinen bir portre.
Lider olarak bilinmesi ve tutuklama fotoğraflarının basında çıkmış olması, Kadiroğlu’nu sevindirmiş bile olabilir.
Kadiroğlu, Atatürk Üniversitesi, Erzincan Eğitim Fakültesi, Vücut Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Programı’ndan mezun görünüyor.
Diploma çetesi lideri olarak nitelendirilen Kadiroğlu, oğlu kaza yapınca basına demeç ile vermişti ALEX SAHNEYE ÇIKIYOR
İddianameye bakıldığında dikkat çekmemeye çalışan lakin bütün işlerin odağında olan bir diğer isim görülüyor.
Bu isim hakkında fazla bilgiye sahip olunmayan Gökay Celal Gülen. Gülen, çetede birden fazla takma ismi olan birisi, farklı adresler kullanıyor.
Gülen, kamuoyunda dikkat çekmese de savcıların ilgisi çekmiş bir isim. Savcılar, Gülen’den 88 sayfa tutan söz alırken, anlatımları bu tutuklu sanığın, çetenin bütün bilgisayar işlerini yerine getirdiğini gösteriyor. Çetede takma isimler kullanan tek kişi Gülen. Soruşturma belgesinden haberdar olunca bilgisayarları imha etmeye çalışan, Ankara ve İstanbul’da ofisleri olan Gülen, “yurtdışı bağlantıları” olan birisi üzere de bedellendiriliyor.
Gülen, tabirinde sanıklar hakkında “beyfendi” üzere nitelemeler kullanarak, son derece saygılı, nitelikli bir meslek sahibi üzere davranıyor.
Kadiroğlu, diploma çetesi soruşturmasında tutuklanması öncesinde yeniden kamu imtihanlarında işlediği cürümlerden ceza almıştı. FUTBOLU SEVDİĞİ İÇİN KOD İSMİ ALEX
Gülen’in çetedeki ismi “Alex”. Gülen, futbola olan ilgisinden ötürü kendisine bu türlü denildiğini ileri sürerken, bir öbür sanığın kendisini bu isimle bilmesine itiraz ediyor, bu ismi herkesin bilemeyeceğini söylüyor. Bu isim muhtemelen Gülen’in çete içindeki işleri görürken kullanmayı tercih ettiği takma ismi ve birtakım şahıslara kendisini bu isimle tanıttı. Gülen’in çete içinde öteki isimleri de var.
Gülen, Ankara’da farklı adresleri kullanıyor. Gölbaşı ve Sincan’da 3 farklı adresi kullanan Gülen, apartman dairesi olan bu yerleri bir tıp iş yeri üzere anlatıyor.
Gülen, sorgusunda, sanık Ziya Kadiroğlu ile olan birinci temasını, bilgisayar tamiri maksatlı bir ziyaret olarak anlatıyor ve kendisini de sıradan bilgiyasar tamircisi üzere sunuyor.
BİLGİSAYAR HATALARINDA UZMAN KAMU BİLGİLERİNE MERAKLI
Sorgusu devam ederken Gülen’in sıradan bir bilgisayar tamircisi olmadığı, bilgisayar hafıza kayıtlarını silebilen ve devlete ilişkin bilgisayar sistemlerine özel ilgisi olan birisi olduğu netleşmeye başlıyor.
Gülen sözünde, evvel şu argümanları aktardı:
“Kadiroğlu ile Göksu parkta tanıştık. (3-4) tane bilgisayar getirdi. Bu aygıtların ram ve disklerinin değiştirilerek tekrar kurulumunu talep etti. Bu bilgisayarları getirdiğinde yanında Muhittin olarak bildiğim şahısla birlikte benim ofisime geldiler. Muhittin olarak bahsettiğim şahıs Ziya isimli beyefendinin yardımcısı pozisyonunda birisiydi. Daha sonra bana bilgisayarları teslim ettiler. Bu süreci beklerken yaklaşık 4-5 saat benim ofisimde benimle birlikte oturdular.”
Gülen’un “tamir” olarak nitelendirdiği süreçler aslında, kredi kartı kopyalama programları, şahsî bilgilere erişim için kullanılacak yazılımlar, kabahat işlemeyi kolaylaştıracak kodlar.
Gülen, bu bilgisayar “tamiri” sonrasında, argümanına nazaran Kadiroğlu, kendisine iki adet bilgisayar daha getiriyor. Gülen, tabirinin bu etabında, Kadiroğlu’nun doktora süreçlerinde yardımcı olduğunu anlatmaya başladı, şu bilgileri aktardı:
“Bende doldurulmuş olan formları Düzce Üniversitesi sistemlerine eklemiştim. … Ziya hoca daima bir şeylerin listesini çıkarırdı. Bu listeler genelde eğitim kurumlarının genel yönergeleri ve mevzuatlarına ait olurdu. Kendisinin elinde çok büyük hacme sahip bilgiler vardı. Fakat ne gayeli kullandığı bilmiyorum.”
Tuzem Akademi’nin sertifika reklam fotoğrafları ANKARA’DA KABAHAT MERKEZLERİ KURDU
Gülen’in ofisi bir mühlet sonra sıradan bilgiyasar tamiri atölyesi olmaktan çıkıyor ve bu yer Kadiroğlu’nun yatılı kaldığı yere dönüşüyor. Gülen, ofisi çetenin devlet dairelerine sızma merkezi haline gelmesine karşın, kendisini bu süreçlerden uzak meblağ anlatımlarını sürdürürken, Kadiroğlu’nun yaptığı işleri de anlattı:
“Öğrencilerin AKTS hesaplamalarını yapıyordu… Bu not değiştirme süreçlerini yaparken bilgisayarda daima T. firmasına ilişkin e-imzalar takılı olurdu. Onun elindeki e-imzaları kendisine kimin getirip verdiğine ait bilgim yoktur. Daima müfredatlar ile alakalı hususlar üzerine çalışıyordu. Bir kezinde ekrandan hatırladığım kadarıyla “Mavi çerçeveli, sağ üst köşede e-imza ile giriş yapılan çalışanın fotoğrafı, sol kısımda ise üstten aşağı yanlışsız menülerin bulunduğu” bir ekran görmüştüm. Bu ekranda Ziya Hoca not girişi yapıyordu. Hatta AKTS ibaresini birinci defa burada duymuştum.”
Gülen, çeteyle ilgisi yokmuş üzere davranmasına karşın, anlatımlarını sürdürürken, aslında çetenin bütün elamanlarıyla temaslarını da anlatmaya başlıyor. Çetenin Gölbaşı’nda kullandığı bir çifliğe gidip gelmeye başlıyor, çetenin iş yeri olarak kullandığı Tuzem Akademi’de bilgisayar sistemleri kuruyor.
Savcılar sorgusunda Gülen’in bütün ilgilerini ortaya koyarken, detaylı olarak kontaklarını da ortaya çıkarttı.
EN ÇOK BİLGİYİ MIHYEDDIN VERDİ, BAŞKAN OLARAK GÖSTERDİ
Gülen’in çetedeki rolünü bariz hale getirecek olan, tutuklu sanıklardan Mihyeddin Yakışır. Yakışır, Ziya Kadiroğlu’nun daima yanındaydı, bütün işlerini takip etti, Gülen’in ofisine daima birlikte geldiler. Sorgusunda, çeteyle ilgili en fazla bilgi veren sanık olan Yakışır, Gülen’i şöyle tanım etti:
“Gökay Celal Gülen isimli şahıs üst seviye bilgiye sahip olup tüm tertibi Gökay Celal Gülen yapmaktadır. Ziya Kadiroğlu bu şahsa yardım etmektedir. ÖSYM sitesine Yapılan Girişler ÖSYM’ nin sistemlerinde imtihan suanı yükseltmek İçin yaptıkları erişimdir. Ben ÖSYM’nin sistemlerinde puan yükseltmesi yaptıklarını biliyorum. Tekrar Bu süreçleri Ziya Kadiroğlu İle Gökay Celal Gülen isimli şahıslar yapmaktadır.”
Yakışır, uyuşturucu bağımlısı olarak nitelendirilen bir isim ve ÖSYM puanı yükseltme konusundaki beyanları, gerçeği yansıtmıyor olabilir. Lakin, Yakışır, tıpkı vakitte çetenin kullandığı bütün merkezleri bilen, çetedeki elemanların neredeyse tümünü tanıyan ve uyuşturucu bağımlısı olmasına karşın gerçeğe yakın bilgiler de aktaran bir isim. Yakışır, çetede kıymetli isim olarak Gülen’i işaret etmeye devam etti:
“Ziya Kadiroğlu isimli şahsın Ankara vilayetinde ulusta TUZEM akademi isimli iş yerinde yapmaktadır. Burada kendisinin kullandığı basım makinası mevcuttur. Tıpkı vakitte burasını ofis olarak kullanmaktadır. Ayrıyeten bu ofiste Alex isimli şahıs ile birlikte çalışmaktadır. Alex isimli şahsı ben gördüm, fotoğrafını gösterirseniz tanırım. Ziya Kadiroğlu ve birlikte iş yaptığı alex isimli şahıs diğerlerine ilişkin uydurma kimlik düzenlemek, e-imza çıkartmak ve bu dokümanlarla birçok kurumun sistemlerine e-imza ile erişim sağlamaktadırlar. Ayrıyeten aranan bireylere uydurma kimlik dokümanı de düzenlemektedirler.”
Yakışır, Gülen’in “Alex” ismini kullandığını sözüne lisana getiren birinci sanık, Daha sonra öteki şüpheliler de Alex’ten kelam etti.
Çetenin merkezi olarak nitelendirilen Tuzem Akademi, kendi tanıtımı için hazırladığı görüntülerde yüzlerce sertifikayı gösterdi ALEX DAHA SONRA MURAT OLDU
Aleş takma ismi sorgu sırasında gündeme geldi ve savcılar bu mevzuyu irdeledi. Gülen, sorgusunda bu durumun sorulması üzerine, “Murat” takma ismini de kullandığını itiraf ederken, kimi sanıkların “Alex” takma ismini bilmesine itiraz etti, Bu durum, Gülen’in birçok farklı isim kullandığını gösterdi. Gülen, bu durumu şöyle anlatı:
“Ben takma isim olarak ALEX ismiyle yalnızca yakın arkadaşlarımdan bir kaç kişi bu biçimde beni tanır. Onun dışında herkes Gökay olarak bilir. Ziya hoca bana bir seferinde “Abi senin isminin söylenmesi sıkıntı, ben sana MURAT olarak hitap edeyim” dedi. Bende kabul ettim. Ziya hocanın etrafındaki herkes beni Murat olarak bilir. Benim Alex takma ismini kullanma sebebim futbolcu Alex’i sevmemden dolayıdır. Mıhyedin isimli şahsın beni Alex olarak bilme ihtimali yoktur. Ziya hoca etrafındaki bu şahıslar beni “murat” olarak bilmektedir.”
ÇETEYE OPERASYONU BİRİNCİ ALEX ÖĞRENDİ
Gülen, çeteye ait operasyon yapılacağını da birinci öğrenen isim. Bu bilgiyi, bir çete elemanın tutuklanmasının akabinde öğrenen Gülen, süratle bilgisayarları ortadan kaldırmaya ve evrakları yok etmeye çalışıyor,. Gülen’in bu teşebbüsünü de, şirketi çete elemanları tarafından merkez üzere kullanılan, Tuzem Akademi sahibi Zeynep Karacan anlattı. Karacan, evvel Galen’in şirkete getirdiği sistemleri tabirine geçirdi:
“Celal Gülen isimli şahıs Tuzem Akademi isimli işyerime defaten geldi, burada yapacağı çalışmalar için kendisine ilişkin olarak 3 masaüstü bilgisayar, 2 adet laptop, birkaç adet yazıcı getirdi, dolaplara bıraktığı fakat benim bakmadığım görmediğim bilgisayarlar da olabilir, Gökay Celal Gülen isimli şahıs bu materyallerini işyerimin girişin alt katına yerleştirdi, orada bulunan gereçler Gökay Celal Gülen isimli şahsa aittir, işyerinin giriş katı bana ve ofis çalışanıma ilişkin olan yerdir, üst kat şahsi kullanımlarım için dizayn edilmiştir.”
BİLGİSAYARLARI YOK ETMEYE ÇALIŞTI
Gülen, Adana’da birinci gözaltının akabinde, çete elemanlarıyla temasa geçmeye başladı ve aradığı isimler ortasında yeniden Karacan vardı.Karacan, Gülen’in isteği üzerine merkezdeki bilgisayarları ortadan kaldırmaya çalıştı ve bu görüşmeyi şöyle söz etti:
“Cihazı ben sökmedim, sökülmüş ise bunu Kuşkulu Gökay Celal Gülen isimli şahıs yapmıştır zira ben işyerimin yedek anahtarını şühpeli Ziya Kadiroğlu isimli şahsa vermiştim, anahtarı Gökay Ziya’ dan almış olabilir.”
Sanık Taner Dağhan’da Gülen’in çetedeki rolünü anlattı, lakin onu “Murat” olarak biliyordu:
“Ben Alex isimli şahsı Ziya Kadiroğlu isimli şahsın beni ofisine götürmesi sebebi ile Murat olarak tanırım. Ankara ili Sincan ilçesi Doğuş Kültür Sitesi’nde Murat olarak bildiğim şahsın ofisi vardır. Konuşma içeriğinde “4 yıllıkta çok istiyoruz” formunda geçen konuşma üniversite diploması ile alakalıdır. “Ama ben konuşurum ben yine” içeriğinde kast ettiğim şahıs Ziya Kadiroğlu isimli şahıstır. Ziya Kadiroğlu isimli şahıs benim bilmediğim bir sistem yahut yol ile üniversite diploması sağlar lakin benim rastgele bir dahlim olmaz. Ben bu konuşma içeriğini yapmış olsam da rastgele bir biçimde süreç yapmadım ve yaptırmadım. “100-200” formundaki sayılar 100.000 TL ve 200.000 TL manasına gelir.”
KADİROĞLU ALEX’I ISRARLA KORUMAYA ÇALIŞTI
Çetenin lideri olarak nitelendirilen Ziya Kadiroğlu’na da “Alex” soruldu. Kadiroğlu, Alex’i kedi kartı kopyalama üzere şlemle yapan birisi olarak anlatırken, ısrarla gerçek ismini vermedi. Kadiroğlu, ofisinde kaldığı ve daima ziyaret ettiği, Tuzem Akedemiyi çetenin merkezi haline getirmesine aracılık yaptığı Gaülen’ı ısrarla “Alex” olarak isimlendirmeye devam ettiği tabirinde şu bilgileri verdi.
“Yabancı şahıslara ilişkin banka kredi kartı bilgilerinin ellerinde olduğunu söyleyen şahıslar bana telegram üzerinden ”kredi kart kopyalama yapabilir misiniz” demeleri üzerine ben de durumu kim olduğunu bilmediğim lakabını alex olarak bildiğim şahsa sordum, sonrasında bana bu işin yapılabileceği linkleri attı ve mevzu burada kaldı….Konuşmanın içeriğini hatırlamıyorum, ofisten kastım İstanbul Ataşehir’de bulunan ismini hatırlamadığım bir plazada bulunan bir yer, burada bilgisayar tamir ve satış süreçleri yapılmaktadır… Kim olduğunu bilmediğim, görsem de tanımayacağım Alex isimli şahıs benden kimlik bilgilerini attığı şahısların açık adres ve telefon bilgilerini istemesi üzerine elimde bulunan sorgulama panelinden sorgulama yapıp bulduğum bilgileri Alex mahlaslı bireye attım, alex bu bilgileri neden istedi, nerede kullandı bilmiyorum.”
Çetenin bilgisayar konusunda beyni üzere davranan Alex yahut Gülen, sanıkların tabirine nazaran diploma sahteciliği dışında çok geniş bir cürüm trafiği de yürütüyor. Kamu çalışanlarına ve kamu ünitelerine özel ilgisi olduğunu anlaşılan Gülen, birden fazla iş yeri kullanıyor. Gülen’in çeteyle yolu muhtemelen diploma ve düzmece sertifika işlerinde kesişti. Fakat Gülen, kredi kartı kopyalama işleriyle uğraşıyor, İstanbul’da bir büroyu kullanıyor ve genelde kamu ünitelerinin tümüne ilgi duyuyor.
Savcılık, iki iddianame hazırladı ve olayla ilgili bir öteki soruşturmanın sürdüğü de biliniyor.