Türkiye’nin önde gelen kurumlarının ve Güvenilir Ürün Platformu’nun iş birliğiyle gerçekleşen 4. Güvenilir Ürün Zirvesi, çeşitli ülkelerden 75 uzman ve sektör temsilcisini bir araya getirdi. Bu etkinlikte, Türkiye’nin üretim alanındaki avantajları ve küresel pazarlardaki yolculuğu detaylıca ele alındı.
Başlıca oturumlardan biri olan “Türk ürünleriyle Dünya’da yolculuk; Ekonomiye yön verenler anlatıyor” başlıklı panelde, ekonomik gelişmeler ve sektörleri etkileyen temel güçler tartışıldı. Moderatörlüğünü Ekonomi Gazetecisi Mehmet Uluğtürkan’ın üstlendiği panelde, Nigella Global Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Eke, Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar ve Gülle Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Gülle gibi önemli isimler görüşlerini paylaştı. Panelde, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Milli ekonominin temeli tarımdır” sözüne vurgu yapılarak, Atatürk’ün tarım reformları ve çiftlik desteği anlatıldı. Uluğtürkan “Atatürk’ün modern tarım anlayışını sürdürebilseydik, kişi başı gelirimiz bugün çok daha yüksek olurdu” dedi.
Anadolu’nun çörek otunu dünya markası yapıyoruz
Nigella Global’in CEO’su Fatih Eke, girişimcilik hikayesini kakao ve çörek otu bitkisinin potansiyeli üzerinden anlattı. Anadolu’daki kadim bitkinin dünya pazarlarındaki yerini ilk adımlardan itibaren nasıl yükselttiğine değinen Eke, evde çörek otu yağı çıkarma ve bu ürünü inovatif şekillerde geliştirme süreçlerini paylaştı. “Pandemi döneminde çörek otunun yalnızca baharat değil, aynı zamanda sağlık desteği olduğunu da gösterdik” diyen Eke, 3 aylık süreçte 1 milyon dolar ciroya ulaştıklarını belirtti. Bilimsel araştırmaların, çörek otunun kanser gibi ciddi hastalıklara karşı olumlu etkiler gösterdiğini vurguladı. Eke; “Endemik bitkilere ihtiyaç duyan Türkiye, bu alanda büyük fırsatlar barındırıyor. Anadolu’nun şifasını dünya genelinde tanıtıp, uluslararası arenada ülkemizi temsil etmenin gururunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. Ayrıca, gençlerin tarım sektöründen uzak durmaması gerektiğine de dikkat çekti. “Tarım büyük bir gelecek mesleği; gençler modern tarım teknikleriyle ilgilenmeli ve bu alanda kariyer yapmalı” diyerek, tarımın ekonomiye entegre edilmesine vurgu yaptı.
Gıda sektöründe sürdürülebilirlik temelde ve her şey toprakla başlar
Yaşar Holding’in gıda alanındaki yolculuğu, 1970’lerde Selçuk Yaşar’ın vizyonu ile başladı. Bugün, sektörün önemli isimlerinden Feyhan Yaşar, Türkiye’nin stratejik açıdan büyük bir potansiyele sahip olduğunu ve bu potansiyeli sürdürülebilirlik ve verimlilik esasına göre kullanmak gerektiğini dile getirdi. “Su ve enerji tüketimi en kritik konu. Bu nedenle, verimlilik ve sürdürülebilir üretim sağlanmalı” diyen Yaşar, gıda israfının önüne geçmek adına atılan adımlardan bahsetti. Avrupa Birliği örneğinde olduğu gibi, Türkiye’de de atıkların biyoyakıta veya diğer çözümlere dönüştürülmesine özellikle dikkat edilmesi gerektiğine işaret etti. “Her şey topraktan başlar; sürdürülebilirlik, gıdanın temelidir” diyen Yaşar, gençlerin tarım ve gıda teknolojilerine ilgisinin artırılması gerektiğine söz ekledi.
Her sektörün bir yükseliş ve yeniden yapılanma dönemi vardır
İsmail Gülle, ekonomik bağımsızlığın önemine değinerek, Atatürk’ün İzmir İktisat Kongresi vizyonuna atıfta bulundu. “Kongrede belirtildiği gibi, ekonomik açıdan bağımsız olmayan ülkeler tam bağımsız sayılamaz,” diyerek, Türkiye’nin pamuk, şeker ve şeker pancarı gibi tarımsal zenginliklerini sanayiyle bütünleştirdiğini vurguladı. Pandemi sürecinde, gıda ve tarımın stratejik öneminin bir kez daha anlaşıldığını belirten Gülle, kendi kendine yeten ülkelerin krizleri daha kolay atlattığını söyledi. Ayrıca, tekstil sektöründeki durgunluğun geçici olduğunu ve sektörün kısa sürede toparlanacağını ekledi. “Her sektör, hızla büyüme, duraklama ve yeniden yapılanma evreleri geçirir. Tekstil de şu anda yeniden yapılanma sürecinde” diye sözlerine son verdi.