Uluslararası Dayanışma ve Farkındalık Toplamaları
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle, İnsani Yardım Vakfı (İHH), Cenevre’de farklı etkinlikler düzenleyerek, çatışmalarda ve kriz bölgelerinde çalışanların karşılaştığı artan risklere dikkat çekti. Bu organizasyonlarda, insani yardım çalışanları ve insan hakları savunucularının maruz kaldığı tehditlerin ve saldırıların uluslararası hukuk çerçevesindeki yetersizlikleri ele alındı.
Detaylı Panel ve Soru-Cevap Oturumları
İlk olarak Impact Hub binasında gerçekleştirilen panelde, uluslararası yardım kuruluşları, akademisyenler ve hukukçular bir araya geldi. Panelde, Cenevre’deki katılımcılar, saha koşullarında görev yapanların yaşamını zorlaştıran güvenlik açıklarını tartıştı. Katılımcıların ortak görüşü, bu risklerin uluslararası anlaşmalar ve koruma mekanizmalarıyla giderilmesinin zorunlu olduğu yönündeydi.
Haklar ve Güvenlik İçin Çalışmaların Sürdürülebilirliği
Panel sonrası düzenlenen basın toplantısında, özellikle insani yardım ve insan hakları alanında çalışanların güvenliğinin sağlanması gerektiğine vurgu yapıldı. Toplantıya katılan Yıldırım, insan hakları savunucularının ve insani yardım çalışanlarının korunmasının vazgeçilmez olduğunu belirterek, uluslararası normların ihlal edildiğine dikkat çekti.
Global Kadre ve Güncel Gerçekler
Yıldırım, bu yıl dünya genelinde 326 insani yardım çalışanının yaşamını yitirdiğini ve 355 saldırı olayının raporlandığını hatırlattı. Çeşitli bölgelerdeki (Gazze, Ukrayna, Doğu Türkistan ve diğerleri) ihlallerin, uluslararası hak ve hukuk standartlarının ne kadar zayıfladığını gösterdiğine değindi. Ayrıca, yıllık kayıplar ve saldırıların sayısının, sistemin acil reformlara ihtiyaç duyduğunun altını çizdi.
İnsani Çalışmaların Bedeli ve Humana Dayanışma
İHH’nın, özellikle Gazze’deki çalışanlarını kaybetmiş bir kuruluş olarak deneyimlerini paylaşan Yıldırım, her ölümün ve saldırının, insani değerlerin ve yaşam hakkının ne kadar kıymetli olduğunu gösterdiğini vurguladı. Bu kayıpların, insani yardım alanında çalışanların güvenliğini sağlama konusunda acil adımlar atılması gerekliliğini ortaya koyduğunu sözlerine ekledi.
Geleceğe Yönelik Çözüm Önerileri
Yıldırım, tüm ülkeleri ve uluslararası kuruluşları, *sivillere ve insan hakları savunucularına karşı gerçekleştirilen saldırılara son verme ve güvenliklerini sağlama konusunda güç birliği yapmaya* çağırdı. Ayrıca, *uluslararası mekanizmaların güçlendirilerek, cezasızlık ve impunity ortamının sona erdirilmesi* gerektiğini belirtti. Güvenli erişim ve koruma mekanizmalarının geliştirilmesi, temel beklentilerimiz arasındadır.
Veda ve Teşekkür
Son olarak, Yıldırım, güçlü ve kararlı adımlar atılmadığı sürece, insan hakları ve insani yardım alanında yaşayanların yerine getirilmesi gereken sorumlulukların tamamlanamayacağını ifade etti. Ayrıca, uluslararası toplumun, insanlık adına çalışan tüm kahramanların fedakârlıklarına teşekkür ederek, onları rahmetle andığını söyledi. Ayrıca, avukatlar Hüseyin Dişli ve Henriette Willberg de, onların gösterdiği çabaları anlatarak, insan hakları ve yardım çalışanlarının korunmasında dayanışmanın önemine değindi.
