İşitme sağlığını korumak ve kayıpların önüne geçmek amacıyla, İşitme Engelliler Haftası kapsamında toplumda bilinçlendirme çalışmalarına devam ediliyor. Uzmanlar, sadece doğuştan değil, yaşam boyunca karşılaşılan çeşitli faktörler yüzünden de işitme sorunlarının oluşabildiğine dikkat çekiyor. Bu nedenle erken tanı ve tedavi büyük önem taşıyor.
Opr. Dr. Karadavut, işitme kaybının nedenleri hakkında detaylı bilgiler vererek, kulağın çeşitli bölgelerinin hasar görmesiyle işitme sorununun ortaya çıkabildiğini belirtiyor. Ailelerde akrabalık ve kalıtsal faktörlerin yanı sıra, düşük doğum ağırlığı, yüksek ateşli hastalıklar, kullanılması gereken ilaçlar ve travmaların da doğuştan olmayan işitme kayıplarına yol açabildiğine vurgu yapıyor.
Bir diğer önemli nokta ise, yaş sakince gelişen işitme kayıplarına karşı tedbir alınmasıdır. Uzmanlar, insanlar arasında enfeksiyonlar, tümörler ve yaşlanma süreçlerinin de işitme kaybına neden olabildiğine dikkat çekiyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, işitme kaybının %50’sinin önlenebilir olduğu biliniyor, bu da kişisel önlemlerin ve sağlık hizmetlerinin dikkatli kullanımını gerektiriyor.
Yeni Doğan ve Erken Tanı Hayati Önem Taşıyor
Çocuklar için erken teşhis ve müdale büyük bir fark yaratıyor. Uzmanlar, yeni doğan döneminde yapılan işitme taramalarının, aşıların ve ilaç kullanımında gösterilecek özenin çok önemli olduğunu belirtiyor. Orta kulak iltihabının uygun tedavi edilmesi ve yüksek gürültü seviyelerinden uzak durulması, işitmenin korunmasında temel adımlar olarak öne çıkıyor.
İşitme kaybı belirtileri fark edildiğinde, ailelerin derhal uzman bir doktora başvurması gerekmektedir. Bu sayede, sorun erken tespit edilerek, uygun tedavi ve rehabilitasyon imkânları sağlanabilir. Ayrıca, Türkiye’de engelli bireylerin haklarının anayasal güvence altına alındığını hatırlatarak, işitme engelli vatandaşların toplumda daha fazla fark edilmesi ve desteklenmesi gerektiğinin altını çiziyor.