Denize açılan ve insani yardım amacıyla Gazze’ye ulaşmayı hedefleyen Küresel Sumud Filosu, uluslararası sularda İsrail güçlerinin müdahalesiyle karşılaştı. Fosil içinde bulunan 137 aktivistten 36’sı Türk vatandaşı olmak üzere, alıkonulanların tamamı Türk Hava Yolları’na ait bir uçakla İstanbul’a getirildi. İsrail’in Eilat yakınlarındaki Ramon Havalimanı’ndan saat 14.00’te kalkan THY uçağı, saat 15.40’ta İstanbul Havalimanı’na inmeyi başardı. Filoya yapılan müdahale sonucu gemilerden alınan aktivistler, Türk yetkililere teslim edilmek üzere Türkiye’ye döndü.
Türk aktivistler arasında yer alan ve İstanbul’a getirilen sunucu Bekir Develi, yaşadıklarına ilişkin ilk açıklamalarında devlet yetkililerine teşekkür etti. Develi, yaşananları ve yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Öncelikle devletimize teşekkür ediyorum. Çünkü bizi orada çok zorluk çıkaran, zor zamanlarımızda yanımıza olmayan bir yerden aldılar ve güvenliğimize kavuşturduk. Ayrıca biz, ablukayı kırmayı başardık. İsterseniz nasıl görünüyor olursa olsun, kimse bizim kararlılığımızı hafife alamaz. Bir ters propaganda ne kadar çalışılırsa çalışılsın, gerçekler ortaya çıkıyor.”
İsrail Güçlerinin Ciddi Tasviri
Develi, yaşanılan olayda yaklaşık 36,8 mil açıkta olduklarını ve hatta önlerindeki teknenin ışıklarını görebildiklerini belirtti. Eğer ek olarak daha fazla gemimiz olsaydı, belki de gazete sayfası kadar yakınlaşmış ve çocuklar gibi kıyıdaki insanlarla kucaklaşma fırsatı yakalayabilirdik. Bu nedenle, ikinci bir filoyla bu ablukanın kesin olarak kırılacağını ifade etti ve şu sözüyle devam etti:
“Yenilmez olmadıklarını anladılar ve bizim onları ciddiye almadığımızı fark ettiler. Bu yüzden kolumuzu ters kelepçe ile bağlayıp, güneş altında 4,5 saat beklettiler.”
Bekir Develi, kelepçelenme ve tutulma sürecini anlatırken, “Hepimizi 4,5 saat boyunca güneşin altında beklettiler. Bu sırada yaşlı, genç demeden hakaret ve kötü muamelelerde bulundular. 24 saat boyunca hapiste tutulduk, ne su verdiler ne de ekmek. Tüm bu muameleler insanlık suçu ve pislik içindeydi. Ancak bizler, Müslümanların izzetini koruma adına onlara sadece gülümsedik.”