Nöbetçi Eczaneler
Kuzey Marmara Otoyolu’nda dün meydana gelen kazada yeni gelişme yaşandı.
Otobüsün bariyerlere çarpması sonucu 4 kişinin hayatını kaybettiği, 26 kişinin yaralandığı kazanın akabinde Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan otobüs sürücüsü Hidayet İstanbullu’nun jandarma karakolundaki süreçleri tamamlandı.
TUTUKLANDI
Anadolu Adliyesi’ne sevk edilen kuşkulu İstanbullu, savcılıktaki tabir süreçlerinin akabinde “taksirle mevte ve yaralanmaya neden olma” kabahatinden tutuklanma talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine gönderildi.
Hakimlik, İstanbullu’nun “taksirle mevte ve yaralanmaya neden olma” cürmünü işlediğine dair kuvvetli kabahat kuşkusunun varlığını gösteren somut kanıtlar olmasını göz önünde bulundurarak tutuklanmasına karar verdi.
“ARABA KAYMAYA BAŞLADI”
Şüpheli Hidayet İstanbullu, jandarmada alınan sözünde, bir hafta evvel firmada sigortalı olarak işe başladığını, daha öncesinde oğluna ilişkin otobüste uzun yol sürücülüğü yaptığını anlattı.
İstanbullu, 17 Ağustos Pazar akşamı saat 22.30 sıralarında Çorum’dayken otobüsü kullanmaya başladığını, Bolu’da 45 dakikalık bir mola verdikten sonra ikinci 4,5 saatlik sürüşe başladığını söz ederek, Kuzey Marmara Otoyolu’na Paşaköy gişelerinden olağan süratle girdiğini belirtti.
Yağmur nedeniyle yolun ıslak olduğunu anlatarak, tabirinde şunları kaydetti:
“Gişeden olağan süratle geçtim, Edirne istikametine gerçek dönmek istediğim anda hızımın 45-50 kilometre süratle olduğunu düşünüyorum. Viraja aslında süratli giremezdim. Virajı dönmeye başladığımda otomobil bir anda kaymaya başladı, durduramadım. Retarderin bütün kademelerini sonuna kadar çektim fakat asfaltın ıslak olmasından ötürü hiç tesir etmedi, fren tutmadı ve kaymaya devam ettim. Aracın evvel ön sağ tarafını kayarak bariyere vurdum, bu ortada daima olarak yolda tutmaya çalıştım lakin bariyere çarpınca sağ taraf yattı ve sürüklendik.”
OLAY YERİNDEN KAÇMIŞ
Kaza anında emniyet kemerinin takılı olduğunu belirten İstanbullu, kaza olduğunda otobüs yan yattığı için direksiyon koltuğunda asılı kaldığını, kendi imkanlarıyla ön camı kırarak dışarı çıktığı anlattı.
İstanbullu, gerisinden gelen kamyon sürücüsünün durarak yardım çağırdığını ve darbedilmemesi için olay yerinden uzaklaştırmasının akabinde gelen jandarma takımlarının aracına bindiğini söyledi.
“ZEMİN ISLAKTI”
Şüpheli, savcılık sözünde kaza tespit tutanağında yer alan kusur durumunu kabul etmediğini belirterek, yol kaygan olduğu için direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, bu sırada otobüsün hızlanmış olabileceğini, suratının yüksek olmadığını kaydetti.
Kaza esnasında yol durumu ve görüş arasına ait de İstanbullu, “Trafik ağır değildi, hava aydınlıktı, taban ıslak ve kaygandı. Kaza olsun istemezdim. Rastgele bir sıhhat problemim yoktur. Rastgele bir sürat hududu levhası, viraj öncesinde görmedim. Olay nedeniyle çok üzgünüm.” sözlerini kullandı.