Merkez Bankası ve Altına Yönelik Eleştiriler Üzerine Ekonomist Görüşleri

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın altınla ilgili ifadeleri üzerine, ekonomistlerin değerlendirmeleri dikkat çekiyor. Arda Tunca, “Yastık altı altın gibi ‘savunma amaçlı’ tasarruf biçimlerinin hedef gösterilmesi, para politikasının toplumsal maliyetini yanlış şekilde tahliye ediyor” şeklinde görüş belirtti. Bu yaklaşımın finansal istikrar açısından riskler taşıdığına dikkat çekti.

Diğer yandan, Dr. Murat Kubilay, altına olan talebin Merkez Bankası’nın geçmiş hatalarıyla bağlantılı olduğunu ve bu durumun da ekonomik kırılganlığı artırdığını ifade etti. Bu bağlamda, ekonomik aktörlerin altına yönelimlerinin sadece güncel değil, aynı zamanda tarihsel bir sorunla ilişkili olduğunu vurguladı.

İris Cibre ise, altındaki fiyat artışlarının bütünüyle enflasyonist baskı oluşturduğunu ve bunun da tüketici davranışlarını etkilediğini belirtti. “Altın fiyatlarındaki yükseliş, sahiplerinin harcama alışkanlıklarını ve varlık tercihlerini değiştirmekte, böylece enflasyonist süreci tetiklemektedir” dedi. Ayrıca, bu duruma yalnızca mali politikaların müdahale edebileceğine işaret ederek, parasal politikanın sınırlarını açıkladı.

Prof. Dr. Serap Durusoy, yapılan açıklamaların genel anlamda, “Dezenflasyon sürecinde yükün büyük ölçüde ücretlilere yüklendiğini göstermektedir” diyerek durumu analiz etti. Bu yaklaşımla birlikte, ekonomik politikaların adil ve sürdürülebilir olması gerektiği çağrısında bulundu.