Milano’daki Cezaevinden Büyük Kaçış: Güvenlik Zafiyeti ve Tarihçe

İtalyan polisi, Milano’daki Opera Cezaevi’nde bulunan 41 yaşındaki Arnavut mahkûm Taulant Toma’nın hafta sonu gerçekleşen dramatik kaçışını araştırıyor. Bu kaçış, cezaevi güvenliği ve operasyonel sorunlar üzerine yeni endişeleri gündeme getirdi. Toma, sık sık medyada “kaçış sihirbazı” unvanı ile anılırken, suç dolu geçmişi ve geçen yıllardaki firarlarıyla da dikkat çekiyor.

Son olayda, Toma demir parmaklıkları bir eğe kullanarak delmiş ve ardından çarşaflardan oluşan bir halat yardımıyla yüksek duvardan aşağı inmiş. Dış duvarı aşmayı başaran Toma, karanlıkta izini kaybettirmeyi başardı. Bu durum, cezaevindeki güvenlik açıklarının ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Tutuklu bulunduğu süre boyunca, hapis cezası 2048 yılına kadar devam edecek olan Toma, hırsızlık ve çeşitli suçlardan hükümlüydü.

Soruşturma raporlarına göre, firar cezaevinde vardiya değişimi sırasında gerçekleşti ve gardiyanlar olayın farkına varamadı. Bu da güvenlik zafiyetinin ciddi boyutta olduğunu ortaya koyuyor. Toma’nın bu ilk firarı değil; 2009’da Terni Cezaevi’nden, 2013’te ise Parma’daki yüksek güvenlikli bölümlerden kaçmayı başarmıştı. Parma firarından sonra, 40 gün boyunca aranırken Belçika’da başka bir suçtan tutuklanmış ve kısa süre sonra oradan da kaçmayı başarmıştı. Böylece, firar hikâyeleri iki ülkeyi kapsayan karmaşık bir “kaçış döngüsü” oluşturuyor.

Güvenlik Sistemlerindeki Sorunlar ve Alınan Önlemler

Opera Cezaevi yönetimi, Toma’nın dışarı yardım alıp almadığını tespit etmek amacıyla tüm güvenlik kameralarını araştırmaya başladı. Bu olay, İtalya’nın ceza sisteminde önemli bir kırılma noktası olmanın yanı sıra, mevcut sorunları da gözler önüne serdi. “AŞIRI KAPASİTE ve PERSONEL SIKINTISI” konusu da geniş yankı uyandırıyor.

Cezaevinin kapasitesi 918 iken, yaşanan aşırı nüfus artışıyla toplam mahkûm sayısı 1.338’e ulaşmış durumda. Aynı zamanda, 811 personel olması gerekirken, operasyonları yürüten toplam memur sayısı sadece 533 ile sınırlı. Cezaevleri sendikası UILPA’nın genel sekreteri Gennarino De Fazio, “Bu olay, 25 yıldır uygulanan hatalı cezaevi politikalarının sonucu olarak ortaya çıkıyor” ifadesinde bulundu. Fazla kapasite ve personel eksikliği, hem mahkûmların haklarının ihlal edilmesine hem de cezaevi personelinin büyük bir risk altında olmasına neden oluyor.

İtalyan güvenlik güçleri, Toma’nın ülkeyi terk etme olasılığı endişeleriyle sınır kontrollerini sıkılaştırdı. Uluslararası arama listelerine eklenmesini sağlayan bu gelişme, Toma’nın Avrupa’daki geçmişi ve firar hikâyeleri göz önündüne alınarak genişletilmesi bekleniyor.