Nöbetçi Eczaneler
Yetkililerin açıklamasına nazaran, birinci yuva 3 Temmuz’da, sistemli radyasyon ölçümleri sırasında tespit edildi. Radyoaktif sıvı atıkların depolandığı yer altı tanklarının bulunduğu “F Tank Sahası”nda bulunan yuva, federal hudutların 10 katı üzerinde radyasyon yaydığı için imha edilerek radyoaktif atık olarak torbalandı. Yuvada canlı eşekarısı bulunmadı.
YUVALAR İNCELENDİ
31 Temmuz’a kadar yapılan denetimlerde tıpkı bölgede üç yuva daha bulundu. Bu yuvalar da ilaçlanarak bertaraf edildi. Eşekarısı örnekleri üzerinde yapılan testlerde, yuvalara nazaran daha düşük düzeyde radyasyon tespit edildi. Yeniden de tüm yuvaların yaydığı radyasyon, insanların günlük olarak maruz kaldığı doğal art plan radyasyonunun yüzde 1’inden az düzeydeydi.
Savannah River Site yetkilileri, kontaminasyonun büyük ihtimalle “soğuk savaş periyodundan kalma”, yani geçmişteki nükleer üretim faaliyetlerinden kalan kalıntılar nedeniyle oluştuğunu belirtti. Açık alanlardaki birtakım ekipman değişimi ve tank muayenesi üzere süreçler sırasında, kuşlar yahut eşekarısı üzere biyolojik çeşitlerin düşük seviyede radyoaktif alanlara erişimi mümkün olabiliyor.
SAĞLIK RİSKİ OLUŞTURUYOR MU?
Uzmanlar, yuvaların kontaminasyona toprak yoluyla yahut eski sızıntılar aracılığıyla maruz kalmış olabileceğini söylüyor. Güney Carolina Orman Kurulu’ndan David Jenkins, bu cins olayların sırf radyasyon barındıran bölgelerde görülebileceğini belirterek, dış dünyada bu türlü bir durumun oluşma ihtimalinin çok düşük olduğunu tabir etti. Jenkins ayrıyeten, bu eşekarılarının insanlara ziyan verme riskinin çok düşük olduğunu, hatta yutulmaları durumunda bile önemli bir sıhhat tehdidi oluşturmayacağını vurguladı.
Saha yetkilileri, radyoaktif yuvaların çalışanlara, etrafa yahut bölge halkına bir tehdit oluşturmadığını ve muhtemel kontaminasyonun erkenden tespit edilip denetim altına alınabilmesi için daima izleme yapıldığını açıkladı.