Oscar Yarışında Fırtına Gibi Esen ‘One Battle After Another’

Son dönemde gösterdiği üstün başarıyla dikkatleri üzerine çeken ‘One Battle After Another’, kısa sürede üç önemli ödülü toplayarak öne çıktı. Film, toplamda üç gün içerisinde uluslararası ve ulusal çeşitli ödüllerle taçlandırıldı. Pazartesi günü Gotham Ödülleri’nde ‘En İyi Film’ seçildikten sonra, salı günü New York Film Eleştirmenleri Birliği tarafından yine bu prestijli ödüle layık görüldü. Çarşamba günü ise çeşitli eleştirmen kuruluşlarının yarışmalarında kazandığı ödüllerle adından söz ettirmeye devam ediyor. Ulusal Eleştirmenler Kurulu’ndan gelen ‘En İyi Film’ kararının yanı sıra, Paul Thomas Anderson ‘En İyi Yönetmen’ ve Leonardo DiCaprio da ‘En İyi Erkek Oyuncu’ unvanlarını kazandı.

Oscar’un Resmi Anlamı Artık Anderson ve DiCaprio’nun Adı ile Anılıyor

Gotham Ödülleri’ndeki konuşmasında, Anderson’ın “Aslında bunu beklemiyordum” sözleri dikkat çekmiş olsa da, bu durumun uzun süre devam edeceği öngörülebilir. Hem sinema eleştirmenleri hem de sektör temsilcileri, filmin ve DiCaprio’nun adını artık Oscar heykeliyle yan yana anmaya başladı. Bu gelişmeler, DiCaprio’nun kariyeri boyunca toplamda yedi kez Oscar adaylığı aldığı ve sadece bir başarı elde ettiği gerçeğini unutturmuyor. 2016 yılında ‘Diriliş’ filmiyle kazandığı Oscar’dan sonra, 2020 yapımı ‘Bir Zamanlar Hollywood’da’ ile tekrar aday gösterilmesine rağmen, başarıyı yakalayamadan geri dönmüştü.

İkinci Bir Oscar İçin Sert Bir Savaşın Hikayesi

‘Bir Savaş Sonrası’ filminin, Leonardo DiCaprio’nun ikinci Oscar heykelini kazanmasına neden olacağı kesin gözüyle bakılıyor. Film, baba-kız ilişkisi ekseninde tekrar eden baskılara karşı verilen politik mücadelenin hikayesini anlatıyor. Açılış sahnesinde göçmen tutukevine düzenlenen baskın, özellikle ABD’nin 2. dönemi Başkan Donald Trump yönetimiyle politik atmosferle örtüşüyor. Bu gerçekçilik ve güncel durumlarla paralellik, filmin hem eleştirmenler hem de izleyiciler tarafından büyük ilgi görmesine neden oluyor.

Eleştirmenlerin Aynı Fikirdeler

Muhtelif görüşlere rağmen, birçok muhafazakâr eleştirmen de bu yükselişi görmezden gelmiyor. Tanınmış analist Ben Shapiro, filmi ‘Tüm Oscar ödüllerini kazanabilir’ şeklinde yorumlayarak tartışmaların alevlenmesine katkıda bulundu. Gözler özellikle Leonardo DiCaprio’nun üzerinde toplanmış durumda ve performansı ile sezonun en güçlü adaylarından biri olarak gösteriliyor. Eğer film, 15 Mart’taki Oscar töreninde de ödülleri toplarsa, DiCaprio’nun ikinci Oscar’ını kazanması uzak bir ihtimal değil. Ayrıca ilginç bir detay olarak, film büyük bütçesine rağmen gişe başarısı elde edemedi; buna rağmen, ödül listelerinde zirveye yerleşmiş durumda. Eğer Oscar’ı kazanırsa, tarihte ‘gişede başarısız’ olmasına rağmen büyük ödüller kazanan nadir filmlerden biri olmaya hazırlanıyor.