Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Özelleştirme Gelirlerini ve Süreçlerini Detaylandıran Analiz

Özelleştirme gelirleri ve süreçlerini detaylandıran analiz ile finansal ve stratejik bilgilerle kurumları bilinçlendirin, kararlarınızı güçlendirin.

Özelleştirme gelirleri ve süreçlerini

CHP TBMM Grubu tarafından hazırlanan raporda, özelleştirme gelirlerinin detaylarına yer verildi. Toplamda, satışlardan elde edilen gelirlerin büyük bölümü gayrimenkul ve işletme/tesis satışlarından sağlandı. Bu kapsamda, 549 milyon dolar gayrimenkul satışlarından, 1.1 milyar dolar ise işletme ve tesis satışlarından elde edildi.

İşletme ve tesis satışlarının önemli bir kısmını, toplamda 504 milyon dolar ile Fenerbahçe Kalamış Yat Limanı oluştururken, 54 milyon dolar ile Koyulhisar HES’in işletme hakkının devri gerçekleşti. Ayrıca, Çayırhan Termik Santrali’nin satışıyla 493.7 milyon dolar gelir sağlandı. Raporda vurgulanan kritik nokta: Özelleştirmelerin büyük bir kısmı, adeta bir emlak ofisine dönüşen Özelleştirme İdaresi’nin faaliyetleriyle gerçekleşti. Bu yıl içinde toplam 55 taşınmaz, 549 milyon dolara satıldı.

AKP Dönemi Özelleştirme Performansı

  • Toplam Özelleştirme Geliri: 65.2 milyar dolar
  • Hisse Satışları: 39.1 milyar dolar
  • İşletme ve Tesis Satışları: 18.4 milyar dolar
  • Otel ve Sosyal Tesis Satışları: 651 milyon dolar
  • Taşınmaz Satışları: 5.2 milyar dolar
  • Varlık Devirleri: 708 milyon dolar
  • Kamu Kurumlarına Devreden Varlıklar: 1.1 milyar dolar

Bu toplam, özelleştirme projelerinin Türkiye’nin ekonomik tarihinde önemli bir yer tutmasını sağladı. 1980 sonrası dönemlerde hız kazanan özelleştirme uygulamaları sayesinde toplam tutar 73.2 milyar dolara ulaştı. Rapordaki değerlendirmeye göre, sağ iktidarların döneminde gerçekleşen satışlar, devletin varlıklarını satarak kısa vadeli cari ihtiyaçları karşılamak amacıyla yapıldığı izlenimini veriyor.

Oysa ki, özelleştirmenin esas amacı, varlık azalmasıyla birlikte devletin borçlarının azalması ve yeni yatırımlar için kaynak yaratılması olmalıydı. Ancak, rapor bu noktada ciddi bir eleştiri getiriyor ve alınan kararların uzun vadeli ekonomiyi güçlendirmeden çok, kısa vadeli çözümler ürettiğine dikkat çekiyor.