Nöbetçi Eczaneler
Çalışma Ekonomisi Uzmanı olan Prof. Dr. Aziz Çelik, asgari ücretin mevcut ekonomik koşullarda ne kadar olması gerektiğine dair önemli açıklamalarda bulundu. Geçmiş yıllarda hızla eriyen asgari ücretlerin, yıllık karşılaştırmalarla ne seviyelerde olması gerektiğine dikkat çeken Çelik, zaman içinde alınan kararlardan hareketle bu rakamları analiz etti.
Üretim gücü ve milli gelir göstergeleri ışığında, asgari ücretin büyüme ve gelir dağılımı açısından değerlendirilmesi önem taşıyor. Bu bağlamda, yıllara göre yapılan hesaplamalar, özellikle kişi başı GSYH içindeki payın artışına paralel olarak net maaş seviyesinin de yükselmesi gerektiğine işaret ediyor.
Gelecek İçin Asgari Ücret Tahminleri ve Senaryolar
Prof. Çelik’in yaptığı hesaplamalara göre, 2026 yılında kişi başı GSYH payına göre belirlenen asgari ücret en az 38 bin TL olmalıydı. Güncel ekonomik göstergeler ve büyüme öngörüleri kullanılarak yapılan farklı senaryolara göre ise:
- Yüzde 60 pay alınması durumunda, net asgari ücret 38 bin TL
- Yüzde 65 payla 41 bin TL
- Yüzde 70 pay alınırsa 44 bin TL
- En iyimser senaryoda, yüzde 80 paya ulaşılırsa, asgari ücretin 51 bin TL seviyesine kadar çıkması öngörülüyor.
Çelik, tarihsel açıdan da önemli karşılaştırmalarda bulundu. “1999, 2004 ve 2016 yıllarında, yaklaşık net 38 bin TL’lik asgari ücret seviyeleri, günümüzde muadil seviyelerine yakın” ifadelerini kullandı. Ayrıca, “1970’ler düzeyinde bir asgari ücret, yaklaşık net 50 bin TL olmalıydı” değerlendirmesinde bulundu.
Son olarak sözlerini şu şekilde tamamladı: “Asgari ücrette hayali enflasyonu değil, adil bölüşümü konuşmak gerek. Ekonomik büyümeden alınan pay büyüdükçe, asgari ücret de bu payı hak ettiğin seviyede olmalıydı. Gerisi sadece spekülatif ve neoliberal söylemlerden ibaret.”