Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

PTT’nin Mali Durumundaki Güncel Durum ve Yönetim Problemleri

PTT’nin güncel mali durumu ve yönetim sorunlarını detaylı analiz ederek, ekonomik etkilerini ve çözüm önerilerini ortaya koyuyoruz.

PTT’nin güncel mali durumu

1840 yılından bu yana faaliyet gösteren PTT, zamanla çeşitli hukuki değişikliklere tabi tutuldu. Hisseleri 2017 ve 2018 yıllarında Türkiye Varlık Fonu’na devredilen kurum, bankacılık yasası kapsamında olmayan hizmetler de sunmaktadır; bunlar arasında destek hizmetleri, parasal posta ve ödeme işlemleri yer almaktadır.

Ancak gelirler artarken, kurumun mali yapısındaki bozulma devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı raporlarına göre, 2023 yılında toplam posta gelirleri 8.2 milyar TL iken, 2024 yılında bu rakam 18.2 milyar TL’ye yükselmiş ve %122’lik bir artış göstermiştir. Ayrıca, PTT Kargomat cihazlarının sayısı 2024 sonunda 405’e ulaşmış olup, kargo hizmetlerinden elde edilen gelirler geçen yıla oranla %95 artışla 11.3 milyar TL seviyesine çıkmıştır. PTTBank işlemlerinden elde edilen gelirler ise %27 artarak 2.9 milyar TL’ye ulaşmıştır.

Gebze’de kurulan PTT’nin finansal performansı ise maalesef bu gelir artışlarına rağmen olumsuz etkilendi. 2022 yılında 259,2 milyon TL zarar eden kurum, bu zararı 2023’te 2,4 milyar TL’ye, 2024’te ise toplamda yaklaşık 3,6 milyar TL’ye çıkardı. Bu dönemde, toplam satışlar %70.5 oranında artarken, faaliyet giderleri %39.4 oranında yükseldi.

İş gücü açısından da ciddi bir azalma yaşanmakta. 2022 yılında toplamda 23 bin 508 personel çalışırken, 2023’te bu sayı 21 bin 890’a, 2024 yılında ise 21 bin 5’e gerilemiştir. Bu düşüşte, sendikal ve liyakat temelli atamalar ve yönetim uygulamaları büyük rol oynamaktadır.

Sendikal ayrımcılık ve liyakatsizlik konusunda görüşlerini dile getiren Haber-Sen, özellikle yönetimdeki görevlendirmelerin çoğunlukla siyasi ve sendikal bağlara dayandığını, bu durumun kurumun işleyişini olumsuz etkilediğine vurgu yaptı. Sendikanın açıklamalarına göre, görevlendirmeler genellikle liyakata değil, sadakat ve bağlantılara dayalı olup, bu da kurumun sürdürülebilirliği açısından risk oluşturmaktadır.

Kurumsal yapıya zarar veren diğer sorunlar arasında, vekaleten yapılan atamalar ve yetki devri uygulamaları yer almakta. Bazı bölgelerde, boş bulunan müdürlükler ve şeflikler, hukuka aykırı şekilde vekâleten doldurulmakta ve bu uygulamalar kurumun zaman içinde zayıflamasına neden olmaktadır. Ayrıca, yöneticilerin büyük çoğunluğunun, hukuki dayanağı olmayan vekâleten görev yaptıkları ve bu durumun uzun vadede kurumsal durumu olumsuz etkilediği belirtiliyor.

Kuruma iletilen çok sayıda şikayet ve talebe rağmen, idarecilerin sorumluluk almaktan kaçtığı ve liyakat ilkelerine uygun olmayan atamaların devam ettiği de kayıtlara geçmiştir. Yöneticilerin, siyasi bağlantılar ve sendika üyelikleri üzerinden yapılan görevlendirmelerin, kurumun mevcut yönetim anlayışını ve hizmet kalitesini olumsuz etkilediği ürünlerin bir göstergesidir.