Suriye’de SDG’nin Askeri Entegrasyonu İçin Son Günler
31 Aralık itibarıyla sona erecek olan SDG’nin orduyla birleşmesi planları, bölgede hareketlilik yaratmaya devam ediyor. Esad yönetiminin iktidardan düşüşünü hedefleyen sürecin önemli bir dönemeçte olduğu bu günlerde, 8 Aralık’ta şam yönetiminin kuzeydeki varlığına karşı bir uyarı geldi. Bir Şam komutanı, SDG’yi “Siyaset ile yola gelmezlerse kılıç ile yola gelecekler” şeklinde sert bir ifadeyle tehdit etti ve olası bir harekatta Türkiye’nin destek verebileceğine işaret etti.
SDG Gücü ve Arap Aşiretleri
Yaklaşık 100 bin civarında silahlı gücüyle SDG, bölgedeki kontrolüyle dikkat çekiyor. Mazlum Abdi’nin verdiği bilgiye göre, bu güç yaklaşık 50-60 bin, Türk askeri kaynaklarına göre ise 20 bin civarında savaşçı bulunuyor. YPG’nin öncülüğündeki örgütün önemli bir kısmını Arap aşiretleri oluşturuyor. Şam’ın olası bir askeri müdahalesinde, bu aşiretlerin saf değiştirebileceği ve hükümeti destekleyecekleri öngörülüyor. ‘Aşiretler, SDG’nin yaklaşık yüzde 50’sini veya daha fazlasını oluşturuyor’ diyerek Arapların gücünü vurgulayan uzmanlar, bölgedeki iç dinamiklerin değişebileceğine dikkat çekiyor.
Bölgedeki Güç Dengesini Anlama
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yasin Atlıoğlu, bölgedeki aşiretlerin durumu ve politikaları üzerine bilgiler paylaştı. Ona göre, bu aşiretler, daha önce güç sahiplerinin yanında yer almış ve iç savaş boyunca çeşitli gruplarla işbirliği yapmışlar. ABD’nin bölgedeki varlığıyla güçlendirilmiş bu aşiretler, maaş ve ekonomik teşvikler sayesinde güç kazandı. İç dengeleri değiştirecek herhangi bir gelişmenin, aşiretlerin bağlı olduğu güçlerin politikalarına bağlı olacağına işaret ediyor.
Değişiklik ve Çatışma Riskleri
Yasin Atlıoğlu, özellikle Suriye Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin SDG karşıtı olası hareketlerinin, ABD’nin onayına bağlı olduğunu belirtiyor. Çok net bir çatışma beklenmediğini söyleyen uzman, Hakan Fidan’ın açıklamalarının bir kapı araladığını ekliyor. Ayrıca, Türkiye’nin operasyon planlarının kabul edilip edilmemesine dair belirsizlik devam ederken, bölgedeki güç dengelerinin hızla değişebileceğine de dikkat çekiyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın tutumunu da göz önünde bulundurularak, durumu yakından izlemek gerektiği ifade ediliyor.
