Yunanistan’ın Tesalya bölgesinde, Karditsa kentinin kıyısındaki bir çiftlikte 650 yetişkin koyun bulunuyor. Anastasía Siourtou, bugünlerde ahırlarının boş olmasının verdiği sessizlikle içli dışlı. Veteriner ekiplerin 12 Kasım’da yaptığı incelemeler sonucu koyun-keçi çiçeği hastalığının sürüye bulaştığı tespit edildi ve tüm hayvanlar itlaf edildi. Siourtou, “İki kilometre ötede başka bir çiftlikte de vaka çıktı ama onlar durumu gizledi. Muhtemelen hastalık bu şekilde yayıldı” şeklinde konuştu.
Çiftliği babasından devralan ve aynı zamanda veteriner hekim olan Siourtou, hayvanlarını koruyamadığı için büyük bir üzüntü duyuyor. Sürüyü elde tutmanın yanı sıra, sütleriyle ünlü feta peynirinin temel hammaddesi olan koyun sütü için de büyük bir öneme sahip. O, “İtlaf günü burada bulunuyordum. Bu benim için acımasızdı. Hayvanlarımı kaybettiğime inanmak istemedim” diyerek duygularını dile getirdi.
Salgının Tüm Yunanistan’a Yayılması
Koyun-keçi çiçeği virüsü ilk olarak Ağustos ayı sonunda ülkenin kuzey kesiminde görülmüş ve hızla birçok bölgeye yayılmıştır. Tarımsal Kalkınma ve Gıda Bakanlığı verilerine göre, kasım ayının ortasına kadar 1.702 vaka kayıtlara geçti. Bir çiftlikte tek bir vaka tespit edilmesi, tüm sürünün koruyucu amaçlı olarak itlaf edilmesini gerektiriyor. Şu ana kadar yaklaşık 417 bin koyun ve keçi itlaf edilmiştir; bu sayı, toplam sürü varlığının yüzde 4-5’ine denk geliyor.
Yunanistan’da üretilen koyun ve keçi sütlerinin yaklaşık %80’i feta peynirinde kullanılıyor. Coğrafi işaretle tescil edilmiş olan feta, yalnızca Yunanistan’da üretilebiliyor. 2022 yılı itibarıyla ülkenin feta ihracatı 785 milyon euro seviyesinde gerçekleşmiş; bunun 520 milyon euro’luk bölümü Avrupa Birliği ülkelerine, yaklaşık 90 milyon euro’luk kısmı ise İngiltere’ye ihracat yapılmış durumda.
Çiftçiler, süt tedarikinde yaşanan sorunlar nedeniyle önümüzdeki dönemlerde feta arzında sıkıntı yaşayabileceklerine dair endişelerini dile getiriyor. Uzmanlara göre, süt miktarındaki azalma üretim maliyetlerini artırırken, fiyat artışını da kaçınılmaz kılıyor. Bu durum, hem piyasada malzeme kıtlığı hem de fiyatlarda yükseliş olarak kendini gösterebilir.
Uzman Görüşleri ve Hükümetin Müdahalesi
Rizomylos köyünde çiftçilik yapan Haris Seskliotis, 700 koyununu itlaf edenler arasında bulunduğunu ve bu durumda ikinci büyük zararı yaşadığını ifade ediyor. 2023 yılında yaşanan sel felaketinde de büyük kayıplar verdiğini belirten Seskliotis, “Çok zor günler geçiriyoruz,” diyerek duygularını dile getiriyor. Oğlu ile birlikte yeni bir hayvancılık faaliyetine başlamayı planlayan Seskliotis, “Başka bir çözümümüz yok” sözleriyle karamsar bir tablo çiziyor.
Hükümet ise, itlaf edilen her hayvan için yaş ve büyüklüğüne göre 132 ile 220 euro arasında tazminat ödemeyi sürdürüyor. Ancak çiftçiler, bu tazminatların zararlarını karşılamaktan oldukça uzak olduğunu düşünüyor. Ayrıca, salgınla mücadele kapsamında alınan önlemlerin yetersizliği ve gecikmesi de eleştirilerin odak noktası konumunda. Hükümetin resmi müdahale organizasyonunu yalnızca ekim 2025’te kurması, ilk vaka tespitinden yaklaşık 14 ay sonra gerçekleşti.
Çiftçilerin Yeni Umutları
Rizomylos köyünde çiftçilik yapan Haris Seskliotis, büyük baş hayvanlarını kaybetmesi nedeniyle büyük bir üzüntü yaşıyor. Bir zamanlar sürüsünün tamamen yok olduğunu dile getiren Seskliotis, “Yeniden başlamayı çok istiyorum,” diyerek yeni umutlarını paylaştı. Oğlu ile birlikte besi sığırı yetiştiriciliği yapmayı planlayan çiftçi, bu zor günlerin üstesinden gelmek adına yeni yollar arıyor.
