Türk Devletleri Teşkilatı Enerji Bakanları toplantısı, İstanbul’da gerçekleştirildi ve bölgenin enerji potansiyelini daha etkin kullanmak amacıyla önemli girişimlerin konuşulduğu bir platform oldu. Toplantıya katılan bakanlar, enerji güvenliği ve bölgesel entegrasyonu güçlendirecek projeleri detaylandırdı.
Özellikle, Orta Asya’da üretilecek yenilenebilir enerji kaynaklarının Hazar Denizi üzerinden Batı’ya taşınmasını amaçlayan ‘Yeşil Enerji Koridoru’ girişimi, çeşitli ülkeler tarafından büyük ilgi gördü. Bu proje, bölgedeki enerji altyapısının güçlendirilmesine ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasına yönelik stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Türk Dünyası’nın Birlik ve Gücü
Moderatörlüğünü Bakan Alparslan Bayraktar’ın yaptığı toplantıda, Türk Dünyası’nın yaklaşık 180 milyonluk nüfusu ve 2 trilyon dolar sınırındaki ekonomik büyüklüğü vurgulandı. Bu coğrafyanın doğal gaz rezervlerinin yüzde onluk kısmının bulunduğu, jeopolitik açıdan oldukça stratejik bir bölge olduğu belirtildi.
Bayraktar, Hazar’ın bölgedeki ayrılıkları değil, bütünleştirici bir enerji merkezi olmasını sağlama yönünde güçlü bir vizyon ortaya koydu. Bu perspektifle, bölgedeki enerji kaynaklarının entegre edilerek, önce Türkiye, ardından Avrupa pazarına ulaştırılması hedefleniyor.
Enerji Altyapısı ve Bölgesel İş Birliği
Türkiye’nin doğal gaz altyapısı, özellikle TANAP projesi sayesinde bölgenin enerji arz güvenliğine katkıda bulunuyor. Türkiye, 22 farklı ülkeden 33 şirketle gaz tedariki gerçekleştirirken, Türkmenistan’dan ilk kez gaz ithalatını gerçekleştirmiş olup, bu akışın artırılması planlanıyor.
Özellikle, Azerbaycan ve Katar ile yapılan projeler doğrultusunda Suriye’ye doğal gaz sevkiyatı başladı ve Somali ile Pakistan’da enerji arama çalışmaları tamamlandı. Çok sayıda uluslararası ve özel sektör şirketiyle sürdürülen bu iş birlikleri, bölgenin enerji güvenliği ve ekonomik gelişimi açısından büyük önem arz ediyor.
Dünyanın Enerji Dönüşümünde Türk İş Birliği
Bayraktar, dünyadaki dönüşümlerin yakalanması için bölge ülkelerinin birlikte hareket etmesi ve yatırımlarını artırması gerektiğine vurgu yaptı. Ayrıca, kritik minerallerin enerji dönüşümünde oynadığı rolün önemine değinerek, bu alanda da bölgesel görüşmelerin organize edilmesini önerdi.
Yenilenebilir enerji ve enerji dönüşümüne hız kazandırmak amacıyla, Türk ülkeleri arasında güç birliğinin güçlendirilmesi ve çeşitli toplantılarla bilgi ve teknolojilerin paylaşılması gerektiği belirtildi.
Uluslararası İklim Zirvesi ve Bölgesel Katılım
Son olarak, 2026 Kasım ayında Antalya’da düzenlenecek olan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı (COP31), bölge ülkeleri için büyük bir fırsat olarak görüldü. Azerbaycan’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilecek bu küresel toplantıya, tüm katılımcıların aktif katılımı teşvik edildi.
Bu etkinlikler, bölge ve küresel anlamda iklim ve enerji politikalarının şekillendirilmesinde önemli rol oynayacak ve enerji alanında bölge ülkelerinin ortak duruşunu güçlendirecek adımlar olarak değerlendiriliyor.
