Nöbetçi Eczaneler
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye’nin gastronomi ve konaklama sektörlerindeki gelişmelerine vurgu yaparak, önümüzdeki yıllarda Michelin Rehberi’nin tüm ülkeyi kapsayacak yeni bir dönemi başlatacağını açıkladı. Bu adım, Türk mutfağının köklü geçmişi ve bölgesel zenginliklerinin dünya çapında daha fazla tanıtılmasının önünü açacak gibi görünüyor.
27 Ocak 2026 tarihinde düzenlenen ödül töreninde, Michelin’in Türkiye’ye özel seçkisi açıklandı. Toplam 171 restoranın değerlendirildiği bu listede, ikisi iki, on beşi bir yıldız kazanırken, ayrıca Yeşil Yıldız, Bib Gourmand ve tavsiye edilen işletmeler de önemli bir yer tutuyor. Bu gelişmeler, Türkiye mutfağının uluslararası düzeydeki itibarını artırmaya yönelik büyük bir adım olarak kayda geçti.
Ersoy, törende yaptığı açıklamada özellikle Kapadokya bölgesinin gastronomi ve turizm açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Bölgede yer alan doğal ve kültürel zenginliklerin, tarihi yeraltı şehirleri, geleneksel el sanatları ve modern gastronomi anlayışının birleştiğine değindi. Ersoy, bölgenin killi topraklarındaki özgün pişirme teknikleri ve bağcılık kültürünün bölgenin kendine has mutfak kimliğini pekiştirdiğini belirtti.
Michelin Yıldızlarıyla Türkiye’den Görülen Başarılar
2026 Michelin Rehberi kapsamında ilk defa üç restoran yüksek onur olarak Türk mutfağına iki veya bir yıldız getirdi. Muğla’dan Mezra Yalıkavak, İstanbul’dan Araf İstanbul ve Nevşehir’den Revithia adlı işletmeler, kazanılan bu prestijli ödüle erişti. Ayrıca, İzmir’den Vino Locale restoranı iki yıldız alarak kategoride önemli bir yer edindi. İstanbul’dan TURK Fatih Tutak ise mevcut iki yıldızını koruyarak, Türkiye’nin toplam Michelin Yıldız sayısını 17’ye yükseltti.
Ersoy, bundan böyle Michelin Rehberi’nin Türkiye’nin tamamını kapsayacak şekilde genişleyeceğini duyurdu. Bu gelişme, bölgesel mutfakların ve gastronomik çeşitliliğin daha görünür olmasını sağlayacak ve Türk mutfağının tarihsel köklerinin yanı sıra bölgesel farklılıklarının da öne çıkmasına imkan tanıyacak.
Türkiye’nin Gastronomi Kimliği ve Kültürel Mirası
Kültür ve Turizm Bakanı, özellikle Anadolu’nun yüzyıllarca süregelen mutfak geleneklerinin, saray mutfağıyla bütünleşerek nasıl rafine edildiğini vurguladı. Türkiye’de yedi bölgenin kendine özgü lezzetler sunduğuna dikkat çekti. Ayrıca, yerel ürünlerin kullanımı ve sürdürülebilirlik ilkelerinin, bölgesel gastronomi ve turizm gelişiminde temel taşı olduğunu ifade etti.
Ersoy, “Türk mutfağının bu zenginlikleri, bölgesel ustalarımızın modern restoranlarda yaptığı yorumlar sayesinde dünya çapında daha etki yaratacak” diyerek sözlerini tamamladı. Bu gelişmeler, Türkiye’nin gastronomik mirasını ve mutfak sanatlarını küresel bir sahneye taşıma yolunda önemli adımlar olarak değerlendiriliyor.
İstanbul ve Türkiye’den Uluslararası Tanınırlık
Bakan Ersoy, İstanbul’un dünya çapında en iyi gastronomi şehirlerinden biri seçildiğini belirterek, şehrin farklı mutfakların ve deneyimlerin kesiştiği benzersiz bir gastronomi noktası olduğunu vurguladı. Mastercard Enstitüsü’nün verilerine göre, İstanbul, global yeme-içme harcamalarında önde gelen şehirler arasında yer aldı.
Türkiye’nin sürdürülebilir turizm alanındaki öncü adımlarına da değinen Ersoy, hükümetin bu alanda yaptığı çalışmalarla uluslararası arenada ilkleri gerçekleştirerek, konaklama sektöründe de önemli bir noktaya ulaşıldığını söyledi. MICHELIN Key listesine eklenen oteller sayesinde, ülke genelinde sürdürülebilirlik ve kalite anlayışının güçlendiği kaydedildi.
Son olarak, Türkiye’deki toplam otel ve restoranların uluslararası standartlara uygunluğu ve yeni değerlendirme sistemleri ile ülkenin turizm ve gastronomi sektörlerindeki yükselişi devam ediyor. Bakan Ersoy, bu başarıların ülkemizin kültürel ve gastronomik mirasının küresel ölçekte tanınmasında büyük rol oynayacağını belirtti.