Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen inceleme, 2019 yılında tamamlanan ve çelik muhafaza yapısı ile korunan Çernobil nükleer santralinin güvenlik durumunu yeniden gözler önüne serdi. Güvenlik ölçütlerinin ne kadar kritik önemde olduğunu vurgulayan UAEA, özellikle saldırılar ve savaş koşulları altında bu yapıların dayanıklılığını değerlendiriyor.
UAEA Başkanı Rafael Grossi, yaptığı açıklamada, Koruyucu yapının temel güvenlik fonksiyonunu — radyoaktif maddeleri güvenle muhafaza etme yeteneğinin — azaldığını doğruladı. Ancak Grossi, yine de taşımakta olan yapıda ve izleme mekanizmalarında kalıcı bir hasar olmadığını ekledi. Saldırı sonrası gerçekleştirilen bazı onarım çalışmalarına dikkat çeken yetkili, yapının tam anlamıyla güvenli hale getirilmesi gerektiğine işaret etti ve bu durumun gelecekte oluşabilecek riskleri azaltmada önemli olduğunu belirtti.
Sızdırmazlık Uyarıları ve Uluslararası Endişeler
Başkan Grossi’nin açıklamaları, bölgedeki güvenlik endişelerini artırırken, olası radyasyon sızıntılarına karşı uyarı niteliğinde. Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan raporda, Ukrayna yetkililerinin yüksek patlayıcı başlıklı bir İHA’nın Çernobil sahasına temas ettiğini ve yangına neden olduğunu açıkladı. Üstelik bu saldırı, 4 numaralı reaktör üzerine kaplamanın hasar görmesine yol açtı. UAEA ise, olay sonrası radyasyon seviyelerinin normal seyretmeye devam ettiğini ve herhangi bir sızıntıya dair veri bulunmadığını bildirdi.
Çernobil’in tarihteki en büyük nükleer felaket olduğunu hatırlatan raporlar, 1986 yılındaki patlamanın ardından bölgeye milyonlarca ton malzeme ve binlerce çalışan gönderildiğini ortaya koyuyor. Çok sayıda reaktörün kapatılmasının ardından, 2000 yılında santralın aktifliği sonlandırıldı.
Savaşın ve Saldırıların Bölge Üzerindeki Etkisi
Savaşın gölgesinde geçen yıllar boyunca, Rus güçleri Şubat 2022’deki işgal girişimiyle birlikte ilk haftalarda Çernobil bölgesine yaklaşmaya çalıştı. Yaklaşık bir ay boyunca kontrolü altında tutan Rus birlikleri, bölgeyi stratejik olarak kullanılabilir hale getirmeye çalıştı. UAEA’nın son incelemesi yalnızca koruyucu yapıya odaklanmakla kalmayıp, aynı zamanda uzun süredir devam eden çatışmaların elektrik altyapısına ve genel güvenliğine de ışık tutuyor.
